5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
827
Okunma
Yalın ayaklıyım ezelden beri dikenlerle
Kızgın kumlarındayım bitmez bir çölün
Kıldan ince Sırat köprüsünde kaldım
Canbazların yerine iplerde yürütüldüm
Ateşler okşadı ibrahim gibi yüzümü
Gül sandım ateşlerdeki her kırmızıyı
Kanayan her yaramda yapayalnızlık buldum
ıssızlıkta karanlığın gölgesi oldum
Kapanan her kapıda umut aradım nafileydi
Ellerim boş döndüm dilencilikten
Açtığım mendilleri ebabil kuşları kaptı
Filler ordusunda ezildi cesedim
Döküldü yapraklarım ihtiyarlamak düşü tomurcuklarıma
Çöllerde büyüdüm kaktüsler gibi
Bana layık görülmemiş gönül bostanlarında korkuluk oldum
Savaştım esen yellerle savrularak kendimle
Korkutmadım kimseyi hep de ben korktum