12
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
2042
Okunma


Gülümseme el sallarken
keder gölgeliyordu günümü
ahlarla yüklü bir gemide
yol alıyordu fikrim
gittiğinde beri dümenini kırıp
olur olmaza laf atıyordu
satıyordu hatıraları
ve titriyordu zamanlar eserken
esrik bir vebaldi boynuna dolanan
döktüğü terlerde boğulan
bir aslandı, yenilip
sırtlanlara yem olan
uyutmadı ağıtları unutmadı
baki boşluklar seyrederken
adı söylenemeyen
ayrılıklar yaşıyordu
dolup taşarken çıkını
buruk tatlar kalıyordu
uzadıkça kısalan
kısaldıkça uzayan
günler devriliyordu
tövbesiz avuçlarda
beyazlar da soluyordu
uyanık görülen rüyalara
sofralar kuruldu tabirlerle
kudurdular siyahlar alevlenince
oysa kızılda değimliydi sıra
üryan geldim üryan giderim
beklesin patiskalar
kolu kanadı kırık sevgiler arasında
savruldu diyeti pahalı giysiler
saramadı yüreğini vefa hiç aramadı
ayarı bozuk gönül terazilerinde
kefesiz tartıldı şifalar
satılmadı hiç derman olacak dertlere
dert dolabı dönerken hızla yörüngesinde
durun durun zamanı durdurun diyemedi kimse
üşüyorum durduğum halde düşüyorum
kaymalarda aklım
kalmadı gizlim saklım
gülleri kuruttum, soldu karanfiller
ve ezildi kırlarda ki gelincikler
artık altını oyduğu toprağa
yüz vermiyor sular seller
kıyılardan çekildi med cezirler
sahil utanırken kuruluğundan
ayaklar kaldı yalın
alın kalmasın beklemeleri gözlerden,
“giden dönmez ki seferinden.”
Fergül
04.08.2006