4
Yorum
1
Beğeni
4,8
Puan
3503
Okunma

KARDELEN
Sen kardelen,
Küskün yıldızların çocuğu,
Şubattan çalınmış bir kış akşamının böğründe usulca açılıverdin,
yaprağında temmuzlar inciterek,
Gölgende korkular taşırsın bilirim, bir adımı da yalan say unuttuysam kavganı.
Şubat sert şubat dinlemez adamı, bildiğim, yaprağın yağan kara emanet.
Sen üşüme ölme sakın
Bir ucu yırtık dualarım sanadır, titrerken yanı başında çaresiz,
Bugün ellerin üşümüştür, bugün daha bir ararsın güneşi
Sımsıcaklığımla yanındayım işte, al beni bitirircesine al delicesine.
Ben rüzgârları yaprağında tanıdım, sarsıldığında utangaç ve kavgayı sende, vermediğinde poyrazlara başını.
Aldatmadım seni baharla, koklamadım hiçbir gülünü, sen soğuk kokarsın, bana da sen lazımsın.
Özlemin bahar olmasın, nisan yağmuruna değmesin başın boş ver aynı buluttan ıslanır aynı ayazlara güleriz. Bir de yalnızlığın türküsü elbet dolaşmalı dilimize
seni anlatmalı beni ağlatmalı.
Bugün gözlerin buğulanmıştır, bugün daha bir anarsın ellerinle toprağa bıraktığın ömrünü, kokusu gelir ayrılığın ve korkusu gitmenin.
Dualarım yarım kaldı, okumadım hepsini okuyamadım, unuttu say kötü bilme beni.
Zaman yokluğuna dayandı, mevsim döndü bahar oldu, yüreğim yokluğuna yandı. yokluğun diğer adıdır sana bahar, yaşamadığının anlamı.
Sen hiç tanımadın leylağı, sümbülü, papatyayı
hiç bilmedin kaç sevene fal olduğunu…
Senin yapraklarınsa rüzgârlara
Üşüyor üşümüyor üşüyor üşümüyor
Şimdi git git diyemesem de git
Yine kar yağar saçlarıma yine buz tutar düşlerim ve yine sen gelirsin.
Yokluğuna kapatıyorum gözlerimi
Dilimde senin türkün
seni anlatıyor
beni ağlatıyor...
"Git kardelenim, kışa gülümsemen aklıma misal olsun
Git, yokluluğunla avunduğum gecelere masal olsun…"
Ama gitme gitme ne olursun
5.0
80% (4)
4.0
20% (1)