47
Yorum
17
Beğeni
0,0
Puan
3753
Okunma

Kırılan oyuncaklar mıydı,
Yoksa geçmişin gözlerinde çürüyen köprü mü ?
Sahteci maskelerden
Biriktirirken mendilimde ezgisiz çiçeklerimi
Kirli operalarda zarlar atıyordum
Dilsiz şarkılarını dinleyemediğim düşlerime
Vuslat en ihtiyar elbisesini giyiniyor,
Ağlıyordu vakitsizce yarın
Ezbere havlıyordu dünler bir köpek gibi
Güneşiyle nice çocukları ısıtan
Ve rüzgara kızan ölümsüzlük bildim seni
Herkes bir şeyler düşürsede duvarlarıma
Seni nasıl ezberliyordum koskoca savaşlarda
Tüm silahlar bile eğiliyordu önünde
Kaç zamandır bereketsiz,
Suskun kirpiklerimin lambası
Dışarısı bitkisel bir anlamsızlık
İçerisi dinamit,
Puslu ve sabıkalı
Zihnim tekil / aymaz işkencede
Soğuk yürekli yargıçlar çizsede
İzmarite batırılmış cümlelerimi
Vücudum kırk yamalı sandalyede
Çenesi ağır, şakağımdaki soruların
Uslanmayan bir öfke çekiyor
Cephanesiz bağrımı kör sancağa
Kaç kurban düşürüyorsun müebbet aklıma
Kangren hecelerinle forsayken omuzlarında
İhbar etmek istemiyorum şimdi,
Aşkın adaletsizliğini
Ne tebeşirle yazılan mektuplarla aydınlat
Ne de sabahları yakılan geçmişin yarınında doğur beni
Aşılan küçük tepelerin arkasında
Büyük masallar vardır ya,
Her gidende ondan mı benzetilir "nefrete" ?
Üzerimde hiç açılmayacak kilitli dev bir sandık
O yüzden en deli yanımda kan kusuyor çaresizlik
H ü z ü n