16
Yorum
2
Beğeni
4,9
Puan
1974
Okunma

uykulu bedenine kıvrılan
dipdiri bir kalemdi
mürekkep mi?
pembeydi o
ne zaman siyaha boyadı
keçeli kalemiyle
bir ev
iki ağaç
tuvaller,
rastgele düşler büyütürdüm
çocuksu delilikler gibi
çelik çomak yorgunluğu üzerimde
o zaman kork
titrerdi parmak aralarında
salkım salkım mezopotamya
yüzündeki kir
gökyüzü kadar maviydi
özgürlük mü?
boşta kalmış eller gibi
hava tuttu
toprak tuttu
su tuttu
kir tuttu
yine...
sarı yelkenler açılmadı mı?
kar uykusundan uyanan
her dilsize bağırır mısın?
dilsiz diye
ben duydum
sen, gördün mü o zindanı çocuk
biliyorum,
biliyorum
dara düşmeden, akar mı yaş hiç?
5.0
90% (9)
4.0
10% (1)