Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
Eray Dedik
Eray Dedik

MASA & GARSON KIZ

Yorum

MASA & GARSON KIZ

( 1 kişi )

3

Yorum

0

Beğeni

5,0

Puan

2130

Okunma

MASA & GARSON KIZ

MASA & GARSON KIZ

Ben bir masayım..
Üzerime rengarenk şarapların döküldüğü..
Dirseklerinizi çürüten benim..
Yumruklarınızın konuştuğu..

Çekici kadınların soğuk bacaklarını ısıtan benim..
Kadınları kandıran erkeklerin bacaklarını kesen..
Düşen küllerle yara alan benim vücudum..
Aranızda bir köprüyümdür sizi birbirinize bağlayan..

Bulutlardaki okyanuslar yeryüzüne intihar etmekteydi..
O gece.. toprakta zıplayıp canı yanan su; yeni bir bitkiye can verdi..
Üst balkonun köşesindeki su birikintisi damlarken üzerime;
Söndü yanan küller; soğudu vücudum sayesinde..

Kaddah alırken boş punç bardağını;
Ebruliyle bezelediği bir diğer bardağa doldurmuştu vermut çayını..
Fırından çıkardığı cevizli kurabiyeler ısıtırken yağmurlu göğsümü;
kırıntıları dişleriyle alıyordu aç kadın canımı yakarak..

Garson kız kaddahın luleli sarı saçları omuzlarına düşmüştü,
Eğildiğinde gıdıkladı vücudumu ve ıslandı saçları usulca..
Dönerek geri giderken; yaktı canımı beyaz eteği kaddahın..
Galiba umurunda değildim, tek amacı mesaiyi bitirip eve gitmekti..

Üzerimdeki dirsekler yumruğa dönüştüğünde afalladım,
Adam; itiraflarla boynunu eydiriyordu çekici kadının..
Adam; yumruklarını karnıma vurarak gerilmekteydi..
Kızarmıştı kulaklarım; duyduğum küfürler karşısında..

Kadının sinirden; göğsümde sıkıştırdığı dirsekleri de benim canımı yakmaktaydı..
Adam kalkıp gitti kulaklarından fışkıran utanç alevleriyle..
Küfürler üzerimde kalmıştı.. yumruğunu almıştı lakin..
Ayaklarıma çarpmıştı.. bir şey demedim..

Sonra kadın; benim ayaklarıma tutunarak kalkmaya çalıştı;
telaşıyla alelacele tedirginleşen duygusu göğsüme göz yaşını bıraktı tek bir damla..
Damla dağılırken üzerimde; heyecanlanarak ayaklarım titredi;
ve kadın dengesini kaybederek benimle birlikte düştü..!
Yerdeydik beraber.
Göz göze kol kola burun buruna dudak dudağa göğüs göğüseydik.
Oradaki insanlar masalarını terkederek kadını kaldırmaya çalıştı.
Kadın kalktı. Üzerini temizledi ve gitti.
Bense kırık bacağımla yatıyordum öylece..
Kimsenin umurunda değildim.
Fakat garson kız gelerek beni kaldırdı ve tamir ettikten sonra sildi göğsümü..
Kadının içimi ısıtan gözyaşı da silinip gitmişti..
O an anladım beni bırakmayacak tek kişinin ait olduğum kişi olduğunu..!

ERAY DEDİK

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (1)

5.0

100% (1)

Masa & garson kız Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Masa & garson kız şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
MASA & GARSON KIZ şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
ilhanbuyukcebeci
ilhanbuyukcebeci, @ilhanbuyukcebeci
6.6.2010 00:45:50
Çekici kadınların soğuk bacaklarını ısıtan benim..
Kadınları kandıran erkeklerin bacaklarını kesen..
Düşen küllerle yara alan benim vücudum..
Aranızda bir köprüyümdür sizi birbirinize bağlayan..

*
Şiirde güzel çağrışımlar var ama "şiirleşme" problemleri (de) var. Şair nedense "kalabalık" yazmayı ve sezdirmekten çok
anlatmayı seviyor. Halbuki tam tersi olmalı.
Yukardaki dörtlüğün dize sonları ( kesen/bağlayan) gibi ses uyumları kaygısıyla da zayıflamış. Gereksiz açıklamalarla, dizeden çok cümle olmuş.

Şöyle daha yalın (eksilterek) yazmayı denemeli şair:

Çekici kadınların soğuk bacaklarını ısıtan benim
Kadınları kandıran erkeklerin bacaklarını kesen
Düşen küllerle yara alan aranızdaki köprü

***
İşte bölüm üç dizeye iniyor. Daha yoğun bir söyleyiş. Vücudum ve bağlayan, çıkmış oluyor. Zaten gereksizdiler.
Necatigil diyor ki: "Şiir, kata kata değil, ata ata yazılır." Yani sözcük ekonomisiyle. Okura boşluklar bırakmalı şiir,
çok fazla anlatmamalı.
Çok fazla fiil kullanmamalı şair. Özellikle de dize sonlarındaki eylem(fiil)ler, şiiri düzyazıya yaslar. Bundan kaçınmalı.
Çok gerekliyse, fiil, dize aralarına ya da başa (da) gelebilir ya da kaldırılabilir. Öyle bir dize kurgusu.

Şiirin genelinde, neredeyse her dize sonu bir fiil'le bitiyor ve bu da şiiri, düzyazıya yaklaştırıyor.

Şiiri, daha az sözcükle, daha yoğun yazmaya çalışmalı şair.

*
Şiirin Dostluğuyla

ve Goethe'nin sözüyle: "Doğruya, İyiye, Güzele..."
esra86
esra86, @esra86
28.5.2010 20:33:57
güzel bi kurgu,çok değişik geldi...

tebrik ederim...
sewgimle...
_a
_aşıkvehbi_, @-asikvehbi-
28.5.2010 20:00:57
güzel şiirinizi kutlarım saygılar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL