1
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1294
Okunma
buluştuğumuzda
zengin zamanlarımda gül
fakirliğime yakışan kasımpatı sunardım
çiçeklere değil
çiçeklerin renklerine takılırdın
kırmızının neresinde bulurdun ki sevgiyi
anlaşılmazdın
bir bardağın vardı oldukça büyük
vazo niyetine kullandığın
defalarca ayrılığı yaşamış Fazilet’i anlatırdı
yaprakları arasında kuruyan
envai çiçeklerin kokusu sinmiş romanın
hikayelerini hiç anlatmadın bana
o çiçeklerin
hercai misin diye sorsam kızardın
tatlı rekabet içinde olurdu gözyaşlarımız
dalınç olduklarında melankolik anlarımıza
gizliden zevk mi duyardık bilmem
belki de bu nedenle olurdu
her buluştuğumuzda nedensizce başlattığımız kavgalarımız
nedense ilk önce hep beni ağlatırdın
yalnız başına
ağlamak zevk vermiyor Suna
kavga nedeni olan kızmayı becersem de
daha baskın çıkıyor sokağın köpekleri
bulut arkasına saklanıyor ay
yanıt vermiyor yanmayan sokak lambası
oysa sen hiçbir sözümü karşılıksız bırakmazdın
gülüşünde
şiir düşerdi dudaklarından
yazmıyorsun uzak kalmak gerçekten zor
şiirlerinden
Fazilet’in romanından
gözyaşlarımız ile bezenen kavgalarımızdan
özledim Suna
hercai olsan da benden bu kadar uzak kalmazdın
gülüşünde
şiir düşerdi dudaklarından
çantanda eksik etmediğin
not defterine her dokunuşunda
şiir için ağlardı kalemin
ayak uyduramazdım
İST. 19. 05. 10 / 18. 30
5.0
100% (2)