Ey benim yüreğimi yakıp kavuran Şule’m!
Nerdesin ey sevgili, neredesin meçhulem?.. (Sedat Büyük)

saçların yediveren gülü gibi görünür
eteklerin yerlere kaldırıma sürünür
benim çilekeş gönlüm aşkın ile arınır

senin vaziyetini her mekânda överim
sana tutkunluğumdan rizikoyu severim

ömür dediğin nedir bir gün gam sonra acı
üçüncü gün ölmekdir tüm derdlerin ilacı
ben gurbetci olmuşum sen de oldun sılacı

korkmuyorum çileden tüm belayı savarım
sana tutkunluğumdan rizikoyu severim

denizde suyu ölçen divaneye benzedim
baykuşların konduğu viraneye benzedim
bir de sen söyle tatlım daha neye benzedim

inan sensiz bir hiçim yalnız aşkınla varım
sana tutkunluğumdan rizikoyu severim

seven kalbim olsa da yoluna kurban nezir
bana bakmayan gözün bilki derimi kazır
kaçma ihtimaline karşı tedbirim hazır

yağma yok ne bahtımı ne dizimi döverim
sana tutkunluğumdan rizikoyu severim

kavuşmak bir yüreğin umud veren vuslatı
geçen zaman içinde kanım donar kaskatı
engeller peşi sıra gelir zehr eder hayatı

zararlıysa yıkılsın temellerim duvarım
sana tutkunluğumdan rizikoyu severim...


Aydın Bayrakdar 20 Nisan 2010, Almanya.