24
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
3916
Okunma

Bize kuş dili öğretilmedi
Vâdilerine düştüm
Dağlar yüklenmiş karıncalar
Sîneme sîneme
Yanarım
Gözlerinin her doğuşunda
Gözlerimin doğusunda
Yanarım
Yağmalısın
Ve ben ağlamaktan sonra
Mutlu mutlu gülen bebekler gibi
Katrelerin avuçlarımda
Düşmeliyim
Yaprak yaprak düşmeli ömrüm
Gelmen için gitmeliyim
Gözlerimin sevinci gönlümün övüncü nûn
Âsam yıkılıp düştüğümde anlar ölümü cünûn
Süleyman gibi yıkılırım
Atlar!
Göğsü sığazlanmış atlar gibi atlar
Bir deli rûzigâr zaman
Çatık kaşlamı gelir bilemem
Belki de kardelenlerle karşılar
Beni kar
Bir dağ başında göğüs göğüse
Yiğitçe ölürüm
Nûn
Ağlama üzülme
Kalkışı var berzah uykusunun
Elçiler doğru söylemiş
Müjde
Müjde sana önünden koşacak nûrun
Nâmahrem mevsimler yaşadım
Senden önce hep kıştım
Hiç susamamıştım
Hep kıştım
Hayatı arzulamamıştım
Hiç...
Hiç arzulamamıştım, hiç âbı
Arala perdeleri kaldır hicâbı
Arala
Sen de yan arım
Ârımla yanarım
deme yan arım
Yanarım
Gülemem gül desen de
Açmazsan gül desende
Yanarım
Aç ağzını bahar olsun
Aç ey gonca
Deme yan arım
Ârımla yanarım
San ki
Çiçek çiçek açmaz san
Çiçek çiçek açmazsan
Yanarım
Katre-i lebine gurban
Şarâbına âbına serâbına
Gurban bu mecnûn
Nûn
Bilirim
Bana ebuzer olmak yakışır
Vuslatı sır firâkı sır
Bir güzel çağırır
Nûn!
Uzandığımda son uykuma
Uyanmak için sabaha sen
Yâr!
Beni çöl çiçekleri sarsın seni papatyalar
Nûn
Vel kgalemu ve mâ yesturûn
Allahın andı adına nûn
Elif kıyâma durdu
Daha nice sürecek sücûdun
Kıyâma durdu elif kıyâma
Ben sana kıyamam sen bana kıy ama
Bırak gözlerinle gideyim
Sen beni düşünde gör,
Ben alıp gideyim sûretini yüzümde
____rüstemoğlu____
Ahmet Gözübüyük
5.0
100% (16)