3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1498
Okunma
sen hiç yağmur altında yıldızları yere düşürdünmü,bir çalı dibinde
düğmesine basarak gemlenmiş azgın Ceyhan’nın potansiyelinde
atarak sarı delik kaskını son kamyon molozuna
sarılarak ekim soğuğunda,fer satanların omuzuna
düşürdünmü
seyre daldınmı Çukurova’yı,işte oradan
son tütünün çıkardığı dumandan....
ulan Seyhan;kafa tut bakayım bu cılız bedene bir daha
sürgünlere gönderirim seni,anlarsın ne demek
bunun adı;emek
benden güçlüsün öylemi,kim sana dedi
bir star külliyesi daha çıkarırım senden
Yaşar usta,daha aydınlıkta yazar
İnce Memed’i
tam kırk kişiydik;dağılmadan önce,banknot yoktu felsefede
azaldık;bazıları ayrı renkte akçeler görünce
biz pervanemiydik,ışık delisi
kâh çul bulduk,dam bulamadık,dam bulunca çul
demedik bu neyin nesi
ne aldırdık ne ağladık
yağmur sonu kokan,vatansız kalmadık
tanıdınmı beni nine,akşamları keçi sütü getirirdin ya bize
bak torunlarında okumuş,gaz lambasız ziyada
naçar gülüşlerin solmasın tek
gerisi bizim neyimize
Öktem amca;kiranı veremeyen biri vardı adı;Veli hatırladınmı
sürat trenlerinin,mucidi şimdi
derdin bazen;adam olmazsınız,siz kim,biz kimdi
kızınca atardın dışarı bazen,işliğimizi montumuzu
keşke yaşasaydın
alsaydık senden son notumuzu..................................Kasım