1
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1185
Okunma

siz hiç kayboldunuz mu kalabalıklarda
bir dağ başı yalnızlığı kadar üşüdünüz mü
öldünüz mü, gömüldünüz mü caddelerde
ben yalnız gömüldüm,üşüyerek…
siz hiç ağladınız mı nedensiz
savruldunuz mu bir kül gibi yüzlere
yüzünüzle her buluştuğunda
mendilleri kanattınız mı
ben kanattım, mendillerle savrularak…
ya her yolculuğunuzda kaldınız mı aynı yerde
kalanların gizlice yanlarında
ve gördüğünüz mü gerçekleri
kalanların ardınızda bıraktıklarını yani…
siz göklere yumruk tutup ısındınız mı
üşüttünüz mü cellatları uykularında
kekemeliğin sınırında lal oldunuz mu
ben oldum
bir “deniz”le ısındım
bir “kaya”da lal oldum…
peki hiç kırıldı mı dallarınız
bir ağaç gibi değil
bir orman gibi her yerinizle
yakıldınız mı,ısıtarak üşüdünüz mü
ben kırıldım,ısıttım ve üşüdüm…
canlarınızın mezarda sohbetini duydunuz mu
hiç ölüme bir soluk adımla yaklaştınız mı
ya ölüler muhabbetinde hiç sarhoş oldunuz mu
pınarlarına inebildiniz mi o anlar gözyaşlarınızla
Ben duydum, öldüm, ve sarhoş gibiydim…
peki sizin hiç yazılarınız kayboldu mu
yakıldı mı tedirgin bir bakış ile ateşte
gecelere sordunuz mu sözcükleriniz akıbetini
ve gecelere asılı kaldınız mı,yeni sözcüklerle
kaybolanların arkasına sözcüklerinizle
iz gibi düştünüz mü böylece
ben kaybettim, aradım ve sözcüklerimde kayboldum….
İRFAN TEMEL kitaptan...
5.0
100% (2)