BABAM
Hayatın mevsimi tipi fırtına
Evlendi on yedi yaşında babam Babalık yükünü sardı sırtına Çalışır çabalar işinde babam Kozluca köyünde geçinmek zordu Hep yoksulluk çekti fakirlik gördü Rahat yaşamaktı özlemi, derdi Almanya hayali başında babam Yaşı yirmi Alamanya yolunda Binmişti tirene bavul elinde Ayrılık türküsü vardı dilinde Gitmişti bir hayal peşinde babam Kalmıştı gurbette gönlünde yara Çalıştı didindi kazandı para Şükür etti hakka düşmedi dara Helali gözetti aşında babam Evladı ayalim köydedir diye Bir kaç yıl çalıştı döndü geriye Getirdi gurbetten bize hediye Hep görmüş bizleri düşünde babam Bir hayali vardı gerçek olmuştu Borçlanıp ta bir Traktör almıştı Hayat kavgasına erken dalmıştı Hep koştu rızkının peşinde babam Yoksulluk görmüştü çok çile çekti Genç yaşta saçına beyazlar ekti Bazen duygulandı gözünden döktü Çok şeyler gizledi yaşında babam Muhannete muhtaç etmedi bizi Bir zalimin önüne katmadı bizi Kenara, köşeye atmadı bizi Besledi, büyüttü döşünde babam Yazdığım şiirle anlattım seni Gurbetlik ezeldir değildir yeni Sıra bende, gurbet, bırakmaz beni Oğlun kaldı vatan dışında babam Şimdi de Hüseyin gurbet ellerde Hasret türkü olur gezer dillerde Ayrıcalık vardır bizim illerde Yurdun toprağında, taşında babam Hüseyin Çolak 20.04.10 |
Yüereğine sağlık
ÇAĞRI SU tarafından 5/27/2010 10:39:46 PM zamanında düzenlenmiştir.