16
Yorum
8
Beğeni
0,0
Puan
2674
Okunma

bugün aklım kendine intihar süsü verilmiş bir ceset ol diyor
birazdan namlusuna öfke duyan bir kurşun sesine bürüneceğim
gözleriyle ruhumu kirleten bir sevgilinin yalan ağzı mezarım
yılanlar kuşlar bütün et yiyiciler biliyor
babamdan aldığım mirasla doğmayan oğlumdan evvel öleceğim
tarih söylersem;
alnıma yazılan çizgilere bir kırık not da siz düşeceksiniz
bu yüzden ağıt yakan bir keman sesine bağışladım kendimi
bir çocuğun kelebek parmaklarında özgürce uçmalı ruhum
zaten el üstünde taşınan bir tabuta koysam da bedenimi
kaldırım taşlarında kitaplar okuyup kaygısız gideceksiniz
nasıl bir iklim bıraktı bende bu üşümeyi bilmiyorum
yaşamaya yakın duran hiçbir uzvumu sevmiyorum
göçmen kuşlar aldı cesur yanımı
ürperince dikilen tüylerimden bile korkuyorum
dün gece gözlerimi çalıp
tanrıya inanmaktan dönen bir şeytanla buluştum
gözlerinde suya yazılan kareler
ve dilinde anlaşılmaz nağmeler saklıyordu
dizlerini karnına çekip
inancını zedeleyen duaların zikrine duruyordu
ve aynı gece aklını şarapla yıkayan bir kadının memesinden
fahişe yanlarımı giydirdim
çocuktum
kanıyordum
yeryüzüne hiç düşmemiş bir lisanın sözlerinden
kapanmayan yaralarımı emzirdim
sanma ki bu ilk güneşi batıdan doğuruşum
eskiden de böyle çılgın böyle deliydim
bu gece son kez çırılçıplak koynuna yatacağım
masum bir yalanın faili olacağım
ellerimde unutulmaktan bitap solgun sayfalar
ve hesapsız şakağını uzatan yorgun satırlar
Senin için en sevdiğim masalın kahramanını vuracağım
‘’bu yüzden hafifim bu yüzden uçuyorum
bu yüzden kendimi kendi altımda görüyorum
ve bu yüzden bir Tanrı dansedip geçiyor içimden’’
Şiirin Ölü Çocuğu
Faik danışman