2
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1765
Okunma
“Kış mı gelmiş? Bak sen! Erkenmiş, geçmiş… Gelmemiş, gelecekmiş. Kargalar söylemiş de; en uzun gecede gelivermiş…”
Dingin ve aysız bir gece
Beyaz kelebekler uçuşurken ışık süzmesinde
Kanatsız kelebekler uçamayıp düşerken
Kiremitlere, duvar diplerine, çimensizliklere
Güneşe doğru mu yaşasam; dal, budak uzayarak
Derinlere mi dalsam; kök, damar salarak
Ya da köse kalsam
Suspus oturarak
Gördün mü
Felsefeyi, psikolojiyi, falanı, filanı
Ve bu yaşta yaşarken kahrolası yaşamı
Ben, camın berisinde tutsak
Onlar gene özgür, alabildiğine
Ah çocukluğum
Düştün ki içime
Nasıl gitmesem, şimdi geçmişe…
Hani, erik ağacından kızağım olsa gene
Hani kış olsa
Kar yağmışsa
Derin
Dize kadar, bele kadar
Çok derin
Ve soğuksa hava
Çok soğuk
Hani çatlamış ellerimde tek parmaklı eldiven
Hani lastik pabuçlarım delik, çoraplarım ıslanmışsa
Ceketim yırtık pırtık
Fitilli pantolonum yamalı
Paltom yoksa hani ve herkes yoksulsa
Hani o günlerde ve köyümde
Ay olsun yeter
Hani ak dünyanın ak düzünde
Ve ay şavuklu beyaz bir gecede
Bir kızağım olsa
Kırmızı eriğin ağacından ve çok kayan
Oturağı da kara koyunun kara postundan
Kar yağmış olsa ve soğuksa
Ve küçük dere buz tutmuşsa
Hani salsam kendimi kaysam
Hani kayarken uçtuğumu sansam
Koca daldan Koruköy’e
Pekmezhaneden kısıklı göle
Yanık tepeden, bükme üstünden, yükseklerden
Çok yükseklerden alçak kesimlere
Çukur yerlere
Ta diplere
Ve düşe kalka
Ve bata çıka
Ama
Ulaşsam öylece, varabilsem özgürlüğe…
Çoraplarım ıslak, ellerim üşümüş, kan çanağı gözlerim
Başımda takkem ama buz tutmuş kirpiklerim
Yüzüm soğuk yanığı
Burnum kızarmış, kulaklarım buz
Dudaklarım çatlak
Öksürerek ara sıra
Kanayan yaraları yalayarak
Ve bağıra çığıra
Ve mutlu yüzlerle
Ve türkülerle
Hani aç açına
Ama çocukça oyunlara doymayarak…
Kış mı gelmiş
Kargalar gel demiş, o da dinlemiş
Çat kapı gelivermiş
Dingin ve aysız bir gecede
Beyaz kelebekler uçuşurken ışıklar içinde
Ve kanatsız, uçamayıp düşerlerken
Dam üstlerine, duvar diplerine, çimensizliklere
Ve
Ben camın berisinde tutsak
Onlar gene özgür, alabildiğine
Ah çocukluğum
Bir kızağım olsa kırmızı erik ağacından ve çok kayan
Ama kahrolası yerde değil, köyümde
Gene kışsa
Kar yağmışsa
Küçük dere buz tutmuşsa gene ve hava soğuksa
Tek parmak eldivenim çatlamış ellerimde
Burnum kızarmış ya başımda anamın ördüğü takke
Öksüre öksüre
Ruhum özgür ya
Zayıfçık bedenim çılgın gülüşlerde
Ve ak dünyanın bembeyaz düzünde
Kaysam
Koca dal yükseğinden ta beriye
Uçsam
Kanatsız kelebekler gibi, pekmezhaneden kısıklı göle
Yanık tepeden şeytan dereye
Batak çeşmeye
Özgürlüğe…
Aaahh çocukluğum, gene düştün ya içime
Bu en uzun gecede
Alacağın olsun…
Tevfik Tekmen. 21/Aralık/2oo9 Lüleburgaz*
5.0
100% (2)