2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1605
Okunma

akşam gün batımı serin bir rüzgar eser
kalbinin üşüdüğünü hissedersin yavaştan
gözlerin bir perde gibi dökülür kaldırımlara
yalnızlığı işte o zaman anlarsın....
ayın şavkına doğru uluyan çakallar gibi
ruhunu tırmalar cama vuran rüzgarın sesi
rüyalarını esir alır karanlığın girdabı
salınır söğüt dallarına astığın gençliğin
zaman erir siyah mumlar ışığında
kalbin delice bir suskunluk içinde kalır
yalnızlığı işte o zaman anlarsın...
aynalar suskun ses vermez duvarlar
nefesin metal yüklenmiş sular gibi
derin izlerinde yuvarlanır ömrünün
hayat yolunun en korkunç pususu olur
ve sen yalnızlığı işte o zaman anlarsın...
anlasan seni neden bu kadar sevdiğimi
her bahar yağmur bekleyen çimenler gibi
üzerime basacağını bile bile bekliyorum
kaldırımların soğuk nöbetlerini
yorgunum bıkkınım sitemkarım biraz da
bensizliği yaşadığında iliklerine dek
işte o zaman yalnızlığımı anlarsın...
Orhan Bektaş
04/03/2010