Sabahı doğurttun kara gecelere.
Tomurcuklar verdin neslimizden.
Analar,babalar tuttu elimizden.
Şükürler olsun sana Allah’ım.

Ayı,Güneşi güldürdün yüzümüze.
Serin gölgeler serdin ağaçların dibine.
Fakirin hakkını koydun zenginin cebine.
Şükürler olsun sana Allah’ım.

Açtın yüreğimize Dünyada ahiret penceresini.
Bereketle lezzetle doldurdun kulun tenceresini.
Damağımıza unutturmadın nimetlerin tadını.
Şükürler olsun sana Allah’ım.

Salıncağında büyüdük,Uçağında uçtum.
Gurbeti sıla bildim,diyardan diyara göçtüm.
Bir de yar verdin yüreğimize, sev diye.
Şükürler olsun sana Allah’ım.

Dağların göklere yükselir enginden.
Dereler akıttın dağların ciğerinden.
Çok hoş geldi kulağımıza bülbülün sesi.
Şükürler olsun sana Allah’ım.

Tuzu verdinde kaşık sokmadık tuzsuz aşa.
Yerlerde emeklerken yürüttün paşa paşa.
Ana sütü,baba ekmeği ile besledin bizi.
Şükürler olsun sana Allah’ım.

Akılla,emekle deldirdin dağları,yaptık yolları.
Dostlar verdin,sardı bizi sıcak kolları.
Okşamayı,sevmeyi de öğrettin bize.
Şükürler olsun sana Allah’ım.

Dostlar tutsun diye salımızda dört kol var.
Kulunu cennete götüren tek yol var.
Dosdoğru olmayı emrettin bize.
Şükürler olsun sana Allah’ım.

Yitirdiklerimizi bize buldurdun.
Yüzümüzü birbirimize güldürdün.
Kalbimizle cennete götürdün kabrimizi.
Şükürler olsun sana Allah’ım.

Cennet kıldın dünyayı doyamadık.
Helal dedik yedik, nimetlerini sayamadık
Affını koyduk kefene, günahı koyamadık.
Şükürler olsun sana Allah’ım.

Orhan Semiz
(karacan)