33
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
2758
Okunma

Önce;
Bazı zamanlar durgun, ovada akar gibi.
Bazı zamanlar deli, azgın çağlayan gibi…
Sığmadım yatağıma, taştım kimi zamanlar...
Kimi zaman kurudum, susamış çöller gibi…
Sonra;
Durgun bir nehirken, kapıldım derin hüzne.
Dipsiz, ıssız göllerde, mola verdim sessizce…
Karışıverdim birden, yeraltı sularına.
Taşarken yatağımdan, tutuverdi biri beni.
Şimdi;
Aktığını bilmeyen, kararsız bir nehirim.
Savruldum rüzgârlara, akıyor, akıyorum…
Anlamsız yolculuk bu, yılların eskittiği.
Acımasız, insafsız, ruhumu kirlettiği…
Kim/bilir..?
Bunca çığlıktan sonra;
Buluşuruz bir nehrin, kurumuş yatağında.
Buluşuruz belki de, bir deniz kenarında.
Kavuşuruz kim/bilir!..
İstanbul Boğazı’nda…
Günay Özdemir
onaltışubatikibinon / merSİNop
Tablo: Ressam Rafet VAN’a aittir.
5.0
100% (15)