SEN GİDİNCE...
Sen, kocaman beyaz gemilere binip,
Benden çok uzaklara gideceksin, bir akşamüstü. Ayrılığın verdiği hüzün ruhuma çöküverecek, Sisin, ağır ağır, yeryüzüne çöküşü gibi. Sonra güneşte batacak, Ufukta alabildiğine kızıllık… Deniz her zaman ki gibi hırçın, Martılar yine çığlık çığlığa, Değişen bir şey yok… Oysa benim kapımı çalmakta yalnızlık… Akıp gidecek zaman, Seneler geçecek birbirinin ardınca. Hatırıma düştükçe ağlayasım gelecek… Yine rıhtımda beyaz gemiler demir alıp, kol gezecek. Günün birinde, ak saçlı bir ihtiyar görecekler, Islak rıhtımdan gemileri seyre dalmış. Dudaklarında hüzünlü bir şarkı… Yılların verdiği yorgunluk içinde, Rıhtımın banklarına oturmuş. Öylesine dalgın, öylesine yalnız… Sanki dönecek diye birisini bekliyor sanacaklar. Oysa o, yıllar yılı bekleyişin matemi içinde, Kaderine küsmüş, bir garip sevdalıydı. Biliyordu, gidip de kim dönmüştü ki… Ama yine de sevgi ayrılıktan üstün gelmişti, Söndüremeyecekti ayrılık gönlünde yanan sevda ateşini… 06.11.1981 Erman Ulusoy Lüleburgaz |
Sağlıcakla...
Saygı ve selamlar...