11
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1596
Okunma
Güneş seninle doğar yine senle batardı
Hicranın can-içime onmaz acı katardı
Ciğerimi dağladı bir bilsen hasretimi
Ha yağdım-yağacağım bir görsen kasvetimi
Gelmedin yanaklarım selinde yaşlarımın
Gönlümün mimikleri elinde kaşlarımın
Gelseydin taç yapardım seni ben saçlarıma
Bab-ı sertaç açardım gönül yamaçlarıma
Çocuklar kadar masum uzanıp dizlerine
Seninle çıkacaktım mutluluk düzlerine
Koşarak geçecektim sıratın köprüsünü
Görmezden gelecektim ayrılık törpüsünü
Dağların tepesinden yuvarlayıp karları
Bir bir eritecektim içimdeki harları
Bendime sığmayarak sellere karacaktım
Surları yalayarak yanına varacaktım
*
Ruyasında cananın coşup dalgalanırım
Bazen kendi kendimle böyle kavgalanırım
Sonra yüzümü sürüp o yüce divanına
Derim kavuştur artık bu canı cananına
Bilirim döndürmezsin duaları geri sen
Senden onu dilerim eğer kabul edersen
Coştu gönül dinlemez sesimi ona duyur
Dilek gibi bilmesin sen ona ferman buyur
Kalbinin ta içinde hissetsin varlığımı
Kendi istirham etsin samimi yarlığımı
Gururun kilimini şimdi ben dokuyayım
Göndersin mendilinde şu notu okuyayım
Vuslat-ı şahanemdir elini tutabilsem
Cennet-i kevser’imdir yanında yatabilsem
5.0
100% (7)