4
Yorum
1
Beğeni
4,7
Puan
1913
Okunma

Geç olmuştu vakit, her zamanki gibi gözlerim telefonumda, tetikteydi. Her an arama ihtimaliyle O’nun yerine telefonuma sarılıyordum. Bir kısa mesaj geldi:
"O kadar kıymetlisin ki seni bir kenara fırlatıp atamıyorum. Ama seni sevmiyorum!" diyordu.
Gözlerim bulutlandı bir anda! Tutamadım kendimi...
O an O’nun için döktüğüm her gözyaşı damlası kadar mutluluk sahibi olsun istedim. Aklımdan ve kalbimden geçen ilk şey bu oldu.
Sonra dökülüverdi dizeler acemice fakat yürekten...
Gözlerimin altı bulutlu bir gece gibi
Morumsu, ıslak…
Ellerim rüzgârlara kapılmış yapraklara döndü
Titrek, kuru…
Seni sevmiyorum ne demek sevdiğim
Burası cennet sen giremezsin gibi bir şey mi?
Yoksa sonsuza kadar senin olamamak mı?
Bunun için miydi bunca hasret?
Zor bela yaşamak bu olsa gerek
İçtiğim su, su değil zehir
Yediğim yemek, yemek değil
Acıları yutkunmak, her boğumda nefessiz kalmak
Hayat mı sınıyor beni, yoksa sen mi?
Sen gibi cevapsız sorular da aldatır oldu!
Böyle mi oluyormuş ayrılıklar?
Önce yakarcasına sıcak sonra dondururcasına soğuk…
Yakalandığım bu aşk hastalığının
Ne ilacı var ne de çaresi
Ya hiç yakalanmayacaksın ya da…
Ya da öleceksin!
Seni sevmiyorum ne demek sevdiğim
Seni son kez görememek mi tırnaklarını yerken?
Yoksa son kez nikâhında görmek mi?
Davetiyene kapanıp ağlamak mı?
Cevapsız sorulara inat olsun
Yoktan var edene yemin olsun
Beyaz gelinliğini şereflendireceğim kalbimden fışkıran kanımla
Seni sevmiyorum demek,
Mutluluğuna kurban olmak sevdiğim
Affet beni…
16-01-2010
01.54
-Efkârlı Çocuk-
5.0
67% (2)
4.0
33% (1)