6
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1998
Okunma

Bir sis perdesiyle kapanır gözlerim
Tuzlu sular öper çatlak dudaklarımı
Ürperten bir üşümeyle ellerim de
İnce ince titremekte bedenimle
Biçim biçim acılar var içerimde
Anlatılacak gibi değil ya Rab...
Takadı kalmamış kelimelerin de
Bilmem biter mi ki bu ıstırap...
Unutturur mu acıları
Bir kaç kadeh mey
Bir şişe yıllanmış şarap...
Hey gidi gençlik hey !
Ne kadar gizlesem de boş
Yakılmış,
Yıkılmış bir şehir gibi virane
Harabım ben, harap...
Karaymış bahtım
Döner durur kaderimin sahte çarkı
Uçar deli gönül
Yalan sevdalara pervane
Ve hala;
Dudağımda o hüzünlü şarkı
..........
‘’Ben seni unutmak için sevmedim
Gülmen ayrılık demekmiş bilmedim
Bekledim sabah akşam yollarını
Ölmek istedim bir türlü ölmedim
-Aşk bu mu sevda bu mu hayat bu mu
-Kalp acı dünya hüzün gözyaşı dolu’ İlham Behlul
.........
Dedim ya;
Anlatılacak gibi değil ya Rab
Bir kez hayran olmuşum ya
Endamına boyuna
Sazımı ‘’yar’ diye sarmalarım koynuma
Gözlerinin gölgesi
Gözlerimde boyuna
Parmaklarımın uçlarıdır ki mızrap
Bıkmam ‘’devam’ derim bu oyuna
Yüreğimin telleridir çaldığım...
Türküm şiirle gelir benim
Şarkım şiirle...
Boğazımdan,
Usulca çözülür kelimeler
Dudaklarımdan,
Sevdakar bir edayla dökülür...
Bana sorsalar;
Dünyadaki tüm sevdalılar
Ellerinden öpülür...
Ankara 05-07 Mayıs 2000
Ali ASAFOĞULLARI
5.0
100% (3)