Kapan gün ışıltısını yutan gözlerim
Kapan mahzun gelişler gece yolunda
Kapan ki teninin örttüğü rüyanda kalayım!

Yosunları kıyaya vuran suları ören dalgalar
Susamışlığımın göstergesi mi
Gözlerime esir ettiğin bulutlar
Sevdim diye mi ayrılmıyor sular

Okşama dilimi okşama
Gelişlerin ardından gidişlere yorgundur kelimelerim!

Feri gitmiş sokaklarda uykusuz ayaklar
Aydınlığa gece düşmüş gibi
Tik tak sesler kulaklarımın duymak istemediği
Yaşamın suçluluk belgesi sanki
İsyanımda kan yutar hıçkırıklar
Nefretime tütün sarıyor
Merhametsiz, çıkmaz sokaklar!

Sıla göçüne katılan gönlüm
Pergelin sivri uçu batmışken
Soluğunda çözümsüz denkleme
Daha kaç kelimen kırılacak
Mülteci kampı bu yaşamda!

Kor çiçekleri bilir mi toprağı
Nilüferler suların çamurunu içerken
Gözlerim taşlarken geceleri
Tümcelerden geçerken
Sıfatımı aradığım yolumda yüklemleri kaybediyorum
Konuş güne çaktığım ünlem
Kirpiklerime takılmayın soru işaretleri!

Taranmamış nem kaldı
Almadığın hangi renk kaldı
Rus ruleti oynayan duygularım
Damlalar düştükçe katılaşıyor
Yıldızlara ağlayan avuçlarımda kara bir delik!

Konuş rüzgarı yumuşatan yağmur
Yalnızlığa sende mi düştün?
Sen gibi bana da dikiliyor
Kar nakışlı yağmur elbiseler!

Düş kapımı kıran gecenin sessizliği
Hayal geçitlerin mi
Ağlamaklı gelişinle kurduğun tuzaklar ?

Seslerim buzlanır duvarda
Nefesimde sabır yaktıran
Göz göze geldiğim
Varlığını gösteremeyen resim
Islaklığım sana benziyor
Sevdamın ağlaması
Gözlerime düşmeden önce!

Sineme kızılı savuran kader
Çöl yağmuru unutmuşsa baharı
Kapansın gün ışıltısını yutan gözlerim!

Seher şavkı vurmaz ise tan vuslatına
Kapansın gözlerim
Avuçlarımdan kaysın
Maviyi unutmuş mevsimler
Kapatın gece kapılarını kapatın
Kırgınlıklarım kalsın duvar dibinde
Örtün yıldız yorganını örtün
Düş yorgunu gözlerime
Taranmasın yüreğimde alacakaranlık
Kalacaksa kalsın
Dağınık kalsın saçlarımda duygularım
Kalacaksa kalsın
Tenimin örttüğü rüyamda kalsın
Mahzun gelişli gece yolcuları!

NURTEN TARIM