3
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1076
Okunma
Gönül mızrabında ağıt olur nağmeler
Ağlamak istersin izin vermez gururun
Hicranın son deminde teslim olursun
Ve yıkar gurbet seni bir gece yarısı
Tüm çocukçu ümitlerin solar birden
Hüsrana boyanmış şehir dar gelir
Hiçbir kalıba sığmaz koca bedenin
Demirden iraden bir çilenin potasında
Erirken gurbette günden güne
Yüzüne oturur ihtiyar somurtkanlık
Bilmezler kimseler yanıp tutuştuğunu
Hayal meyal mazi tüllenir gözlerinde
Hoyrat bir el çeker seni hayallerden
Beton yığınları arasında yorgun bitkin
Al yazmasında baharı taşıyan gelir aklına
Hıçkırıklar ayyuka çıkar da ansızın
Tahammülün vadesi dolar ve biter…
Yürek mihrabın mundar ayaklar altında
Umursamaz kalabalıklar arasında yalnız
Dilinden düşmez o ayrılık şarkısı her an
Adı gurbet kendi hicran olan bu şehirde
Küllerinden doğarak ufka tutunmak istersin
Lakin ufuk gecede tutuklu bir mahpus
Sen gibi vurgun yemiş yıldızlardan
Aldırma kadrin gün gelir anlaşılır
Gurbette adın her daim anılır…
5.0
100% (1)