’Kan kokan kadehte içilen günah...
hicab-ı mekan tutmuş yürekte...
yosun misali...
Hiçbirimiz masum değiliz.!’


Aslı kaybolmuş bir çehre
Hüznü göz çukurlarında saklanan..
Gamzeleri vardı sineye batan..
Bir hançer oldu şimdi yüreği kanatan..
Sahteleri gerçekti.
Kuru avuntularıyla,
Islak ve koyu siyah geceleri vardı..
Bu kirletilmiş evrende
Gönülden zincirler akıp giderdi ya yoluna
Bilinmezdi cehenneme götürceği..
Rutubetli sokaklarında
Nemli geceleri yudumlardı..
Halbuki ne güzel diyarları vardı
Şimdi sukuneti bozulan..
Alacakaranlıkta yalnız şimdi..
Yapayalnız...

İŞte!
Bir gün-ah! ın bedeli ki bu ,vahlar getiren!
Bir yaşam ki bu boğaza takılan..
Geçmiş zamanın girdabına takılmadan unutulan..
unutulan ve uyutan...

Namı değer bir masal mı bu?
Yoksa çığlık çığlık kopan bir kabus mu bu?
Adı konmaz..
yenilmez..
yutulmaz...
Nice şarkılarda aranan bir kader belki bu!

o karmaşık ruhunu,
Bu kirletilmiş evrene satan..
Satıpta aldanan...
Üç kuruş etmemiş hayalleri!
Halbuki nice beyazları vardı
Olmuş şimdi tek beyazı kefen..
Bir günahtır işte iç titreten!
Ve böylece sürüp giden..

Giyotine akıp giden yolda,
Günahı boynuna vurulan biçare!
Bir öğüttür şimdi bu
Sana verilen...
’’’Bir ipte canbaz gibi
sağ-sol dengesi kurmak
hayatta en zor olan..’’’

(((sen herzamanki küçük kız ol
ve hiç uyanma...
kahramanın yok artık...)))