Dairelerle içiçe girmiş
su,trenler geçiyor pide ekmeği satan
fırının önünden
makinistte ifadesiz bulanıklık
gözleri kısık
istasyonları karıştırmış yolcular saatleri
dönüş günlerine ayarlı Kasımpaşa
Oltu tespihi taşıyor Diyarbakırlı Şehmus
çetin bir mücadele iskemlede oturuşu
otelin balkonunda gelip geçenleri sayıyor
azalan bir coşkuyla denizi seyrederken
dayısı çıkıp gelecek bir yerlerden
şekersiz çayları yudumlarken
yağmurla
dışarı çıkıyor tüm umutlar
makinist herkese selam veriyor
herkeste ona
tüm yaşam öyküsü
tren vagonları
ve Rum çakısı
1915’ten
emekli olacak
sonra da eve yürüyecek yayan
Garip ekmeği yiyecek yavan
elini ateşin altına koyan
kederi
ifadesiz
tarifsiz
sahipsiz
eve gelen armağanlar nerden geldiği belli değil
tarihsiz
kuşkulanıyor Makinist
trenler içiçe girmiş
pide ekmeği satan
fırın taşınmış
Oltu tespihi Şehmusu arıyor
Garip yollara bakıyor.


FARUK TABAK