3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1234
Okunma
İnsanoğlu
büyük bir ateş yaktı.
attı ateşe
gelmiş geçmiş
tüm kral koltuklarını,
asalet nişanlarını,
armalarını,taçlarını
soy kütüklerini,
özel mülk tapularını...
Topladı birer birer
insan beyninin ürettiği
korkunç silahları,
topları,tüfekleri,
dev ateşe sundu
Tankları,madalyaları
Kana bulanmış sancakları...
Ateşe verdi,
Bütün zamanların
Kanun kitaplarını
Hükümet biçimlerini
Anayasalarını...
Çıkardı insanoğlu,
karanlık çağlarından
korkunç işkence aletlerini
Adalet adına
Ürettikleri
dar ağaçlarını,
giyotinleri
yağlı urganları,
nefretle sundu
ateşe hepsini...
attı ateşe,
yazılmış bütün kitapları,
geçmiş düşünceleri,
dünyanın tüm kalemlerini...
attı ateşe
İnsanoğlu
kendisine efendi yaptığı
neredeyse taptığı
tarihteki tüm paraları...
ve çıkardı
üzerlerinden
kutsal adamların kabuklarını
göğe yükselen dev ateşe
fırlattı kutsal sözcüklerin
yazıldığı tüm kitapları...
Artık tanrı nın çatısı
gökyüzü
okunması gereken
kutsal kitap
doğaydı....
ve geçti karşısına izledi,
bu büyük ateşi
Artık insanoğlu özgür
ve dünya temizdi...
Unuttu ki
atamadığı tek şey kalmıştı,
O da;
insan yüreği,
O yürekteki
karanlık köşe
temizlenmedikçe,
Dünya yine alacaktı
eski halini...
ve Kabil hala
tetikte
ve beklemedeydi....