Hüzün notalı özgürlük türküleri ile göbek atanın,
kelepçeli şakşaklığının
ceremesini ruhu çeker.

Kıyıları vardır yaşamın,
ortaları,
derinleri...
Şehvet, şöhret, servet
ve hepsinin zirvesi enaniyet...
Hisseli harikalar kumpanyası malzemeleri.

Onlarlı yaşam daraldır,
onlarsız da daralır ...

Pencerenden ne görünüyorsa
yan penceredeki manzara da
üç aşağı beş yukarı odur.

Sevginin hahaha’lısına neşter lazım.
Seni istediğince görmeyen
civarından uzaklaştırıyorsa seni,
o seni sevmiyor, biliyorsun bunu.
O sadece kendinin hayranı...
Kendindeki seni istiyor yaşamına.

Bunu sen de yaparsın zaman zaman.
Bu işin doğasında var.
Sadece yaşamının uçlarını fark etmen gerekiyor.
Ben’ini ucuna varmadan büyütenin
ayağına batan diken beynini kanatır!

Ruhlar bazen sürtünür gezişirken birbirine...
İşte o zaman, sadece farketmek yetmez,
hamle yapmak gerekir.
Ağlarsan bulursun yalnızlığında...
Gezersen de bulursun seyranında...
Ama illa ki bulursun...

Sabır sabahına doğum olduğunda samimiyet,
bebişlerinin ınga’ları kulaklarda senfoni olur...
İnancını kaybetme!
Gelecek sana!
Bugün; ya da varsa yaşanacak zamanın,
sonra...

Gelecek ama...
Bugün buna inanarak uyu,
yarın varsın doğmasın,
ne umrunda...

başkasının iyi-kötü algısını sahiplendik hep
ve arınmamızı istediler sürekli.
bence asıl kötülüğü böyle ettik kendimize.
bizi kendimizden sıyıranlar
kendilerini giydirdiler bize.

bir baltaya sap olamayacak niceler,
saplara balta oldu
ve doğradı insanlığı.

gizemdir insanı esir eden gayrına...
halbuki insan kendi gizeminin farkına varsa
esaretin boş karnını tepikleyecek.

gördüğünü görmüştür de,
umduğunu görememesi
onu ya daha derine çeker;
ya da ötesine iteler.

Yaşama Çentik Yazıtı Mailis Nalars