Bir, gömlek giydim, zırvalardan arınmış, aşk mavisi
Akar soğuk sular gibi alık alık
Körpe kör kuyularda kaybettiğim derin sevdalarda
Bıraktığım boş sevdalık
Şimdi; ben, gerçeğe gidiyorum, sevdiğimle enginleri aşarak
Bizde yok artık dünyalık
Özgür bırak kanatları…
Şimdi uçacagım.

Geç açan güle, geç konar bülbül dalında açmamış gül
Sümbüller; rayihalara yatmış, beklerken serçe kuşlarını
Oysa; serçeler uçmuş kanatları kırık
Dalında öterken tiz sesli, acılı bülbül düşerken notlarına figan
İhtişamlı gönül sarayları; buruk buruk temaşa eyler sarayın hizmetçisini
Fidanlar açmamış, kurumuş yaprak uçları
Ölmeden yakalanmış büyük sevdalık
Aşktı yakan yüreği…


Ateşler yaktım karşıki dağlara, ihtişamla geleceksin
Dumanları dağıttım, saçlarından arta kalan yellerle
Gün doğarken; ben ağardım gönül deryasında, ellerimse koynumda
Rüyalarına misafir geldim, nefesinde can bulmaya
Seyre daldım, uzun uzun içlendim kendime
Sense ;
Uyandın, baktın bir aralık
Dedin; gözlerim nerde…


Huzur doluydu, nefesin nakşetmişti, içinden içime
Yazıyordu ellerim, ruhunu bir sımsıcak tutuş için
Nazlı nazlı mırıldanırken yatağından gönlüme
Yaşıyordu; viranem , irem bağında sanki
Ellerimde sendin , düşümde sen, nazende nazende büyüyen
Gel doğ ; ey güneş karardığın buluttan!
Gözlerini aç ve seslen bir aralık
Seviyorum seni…

Bakıyorumda; her kes şen ,sen, elemde, ben, ise ızdırap da
Alem devri alemde, gün ağardı, geceyse kaybolmakta
Sen, hala hülyalarındasın, belkide uçuyorsun semada
Durgun durgun akarken zaman
Gerçeğe dalar hayat, çile yosun tutmuş üzerinde
Geçiyordu ömrüm; kaldığı yerden sakin sakin
Düştüm bu notları, yoksa sonuç unutkanlık
Unutmayacağım…

30-06-2009 Hayrettin