sulu gözlü bir şahidim omuzlarında inatla ben gördüm diyorum vurulanın yeni termeşti bıyıkları abilerinin mezar taşında ki bıyıklı resimlerine özenmişti karıştı toprağa ki toprağın heybeti ondandır vuranın gözlerinden korku ağızından salyalar akıyordu ürkme konuştur beni konuştur ki goncalar açsın
gamzene hasret bir tutsağım hele kaç yüzyıl saydım kaçkez vuruldum caymadım aldanmadım sahte gülücüklere beklemekten usanmadım ürkme gül gül ki sevda sürülsün yaralara gamzenle sevdalansın yaralar gül ki sevdalansın memleket bir uçtan bir uca
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
her gün biraz daha öldürüyorlar hayallerimzi .....her gün bir başka umutlarımızı baltalıyorlar....
hep yarın daha güzel beklemek hep sevgimizi hak edenlerle yaşamak umutla beklenen ...
bazen küçüklügümün yalın sevgisiyle bende babamın koynuna saklanmayı özlüyorum.....
ama yaşananları silmek maziden zor oluyor..... aglamayı seni hiç beklentisin seven koyunda doya sıya......bunu bile yapamıyoruz gizli köşelerde aglıyoruz.....üzülmesinler diye içimizdeki ateşte yanlız yanıyoruz...
içimizde aglıyor umutlar herkesden habersiz .....
sıgınacak bir liman bulmadan okyanuslarda kaybolacagız.. beni aglattınız sanırım sakladıgım çocuk duygularıma dokundu sözleriniz....
dogmamış çocuklarda yaşamayı özlemek gibidir bazen hayat..
gizemli bir dokunuştur bazen duyulan hislerde...sıcacaık kollarda hüküm sürsün ister hayat .bezan sevgiye burun kıvıranlarlada aynı kefeye konmayı hazmedemesekte........kimse bizdeki beni net görememekte ...kim bana gülümseyen giri bulutlar ardından yalansızca diyemiyorz nedense.....hep bir soru işaretidir görülen ufukta....ve zaman bedenimizden geçiyor duygularımızdan degil
kötü günde gelen dost aramaktan asla vazgeçmeyen bir kişi gördüm bende sayfanızda.....yorumuma gösterdigniz bu emege teşekkür ederim.....saygılarımla....
(her gün biraz daha öldürüyorlar hayallerimzi ..... )hangi beden direne bilir ki bu ayrılıklara hangi beden sper olabilir frevunun ordusuna oysa masum bakışlarımızda durmaksızın büyüyen o pamuktan daha pamuk beyazdan daha beyaz düşlarimiz Hiçbir zaman soğuk bedenlerimiz gibi girmez toprağa. Çocukluğumuzun sıcaklığı en zemheri anlarda bile ışır sol yanımızda.
(her gün bir başka umutlarımızı baltalıyorlar...)umutsuz yaşanmıyor umutsuzluk düşmandan daha düşmandır insana ki bundandır umudu kuşananların isimlerini hala zikredişimiz. Her baltalanmasında yeniden yeşerir ve daha güçlü boy verir umut. Umutsuz yaşanmıyor
(hep yarın daha güzel beklemek hep sevgimizi hak edenlerle yaşamak umutla beklenen ... )dünyada iki tür özlem vardır biri şarap gibidir kavuçmanın heyacanıyla yüreğin çarpar ve ayrıı geçen her dakika çelikleşir olgunlaşır yüreğin ki özlemler yenilmez kılar insanı. Aynı göğü paylaşmanın sevinci ve bir gün alınacak kavuşmanın muştusu ile yaşar insan. İcincisi demli bir çay gibidir yani kavuşmanın hiç olmayacağını bilmektir yani sadece fiziki olarak değil gönül olarakta uzak olmaktır işte bu en kötüsüdür bekledikçe daha acır daha çirkinleşir insan ki bu özlemi yaşayanlar umutlarını yitirenlerdir...
(bazen küçüklügümün yalın sevgisiyle bende babamın koynuna saklanmayı özlüyorum..... ama yaşananları silmek maziden zor oluyor.....) yaşananları silmek geçmişte yaşanan pişmanlıkları değiştirmek belki vardır bir yolu ama bana imkansız gibi geliyor ki bu yüzden bende düşlerimde bir çocuk büyütüyorum yaptığım hataları yapmadan masum gülücükleri ile büyüyen bir çocuk ve benim şu anda diyetini ödediğim suçları işlemeyen bir çocuk. Biliyormusun belki ben anama sarılıp içimi dökemiyorum belki babamla erkek erkeğe bir balığa bile gitmişliğim yok hatta geçmişten kaynaklı affedin bile diyemiyorum ama o düşlerimdeki çocuk daha yeni sarıldı babasına ve ağladı. Evet ağlamak acizlik değildir evet erkekliğede leke vurulmaz ama ne yapayım bir türlü dökemiyorum göz yaşımı yapamadıklarımı düşlerimdeki çocuğa yaptırıyorum.....
(aglamayı seni hiç beklentisin seven koyunda doya sıya......bunu bile yapamıyoruz gizli köşelerde aglıyoruz.....üzülmesinler diye içimizdeki ateşte yanlız yanıyoruz...)
dogmamış çocuklarda yaşamayı özlemek gibidir bazen hayat..
gizemli bir dokunuştur bazen duyulan hislerde...sıcacaık kollarda hüküm sürsün ister hayat .bezan sevgiye burun kıvıranlarlada aynı kefeye konmayı hazmedemesekte........kimse bizdeki beni net görememekte ...kim bana gülümseyen giri bulutlar ardından yalansızca diyemiyorz nedense.....hep bir soru işaretidir görülen ufukta....ve zaman bedenimizden geçiyor duygularımızdan degil
kötü günde gelen dost aramaktan asla vazgeçmeyen bir kişi gördüm bende sayfanızda.....yorumuma gösterdigniz bu emege teşekkür ederim.....saygılarımla....
(her gün biraz daha öldürüyorlar hayallerimzi ..... )hangi beden direne bilir ki bu ayrılıklara hangi beden sper olabilir frevunun ordusuna oysa masum bakışlarımızda durmaksızın büyüyen o pamuktan daha pamuk beyazdan daha beyaz düşlarimiz Hiçbir zaman soğuk bedenlerimiz gibi girmez toprağa. Çocukluğumuzun sıcaklığı en zemheri anlarda bile ışır sol yanımızda.
(her gün bir başka umutlarımızı baltalıyorlar...)umutsuz yaşanmıyor umutsuzluk düşmandan daha düşmandır insana ki bundandır umudu kuşananların isimlerini hala zikredişimiz. Her baltalanmasında yeniden yeşerir ve daha güçlü boy verir umut. Umutsuz yaşanmıyor
(hep yarın daha güzel beklemek hep sevgimizi hak edenlerle yaşamak umutla beklenen ... )dünyada iki tür özlem vardır biri şarap gibidir kavuçmanın heyacanıyla yüreğin çarpar ve ayrıı geçen her dakika çelikleşir olgunlaşır yüreğin ki özlemler yenilmez kılar insanı. Aynı göğü paylaşmanın sevinci ve bir gün alınacak kavuşmanın muştusu ile yaşar insan. İcincisi demli bir çay gibidir yani kavuşmanın hiç olmayacağını bilmektir yani sadece fiziki olarak değil gönül olarakta uzak olmaktır işte bu en kötüsüdür bekledikçe daha acır daha çirkinleşir insan ki bu özlemi yaşayanlar umutlarını yitirenlerdir...
(bazen küçüklügümün yalın sevgisiyle bende babamın koynuna saklanmayı özlüyorum..... ama yaşananları silmek maziden zor oluyor.....) yaşananları silmek geçmişte yaşanan pişmanlıkları değiştirmek belki vardır bir yolu ama bana imkansız gibi geliyor ki bu yüzden bende düşlerimde bir çocuk büyütüyorum yaptığım hataları yapmadan masum gülücükleri ile büyüyen bir çocuk ve benim şu anda diyetini ödediğim suçları işlemeyen bir çocuk. Biliyormusun belki ben anama sarılıp içimi dökemiyorum belki babamla erkek erkeğe bir balığa bile gitmişliğim yok hatta geçmişten kaynaklı affedin bile diyemiyorum ama o düşlerimdeki çocuk daha yeni sarıldı babasına ve ağladı. Evet ağlamak acizlik değildir evet erkekliğede leke vurulmaz ama ne yapayım bir türlü dökemiyorum göz yaşımı yapamadıklarımı düşlerimdeki çocuğa yaptırıyorum.....
(aglamayı seni hiç beklentisin seven koyunda doya sıya......bunu bile yapamıyoruz gizli köşelerde aglıyoruz.....üzülmesinler diye içimizdeki ateşte yanlız yanıyoruz...)
çok çok etkili mükemmel dizelerdi neden her sızımızda her eksiklen yanımızda anne der bu yürekler niye ona seslenir küçük yanımız kutluyorum saygılarımla
anne bir silahtır bana göre.... dünyanın tüm pisliğine karşı savaşırken sana güç veren seni koruyan bir silahtır... anne bir bir sıcaklıktır semheride içimizi ısıtan bir ağaçtır yazın gölgesine sığındığımız
bir de pişman olduğumuzun bir çok sebep nedeniyle ayrı düşmüşsek sarılıp göz yaşı döküp sarılamıyorsak ki niyedir bilmem ama hiç yapamadım onu hep içime attım o zaman anne anne çocuk düşlerim nerede diye şiirler yazıyorsunuz
anne bir silahtır bana göre.... dünyanın tüm pisliğine karşı savaşırken sana güç veren seni koruyan bir silahtır... anne bir bir sıcaklıktır semheride içimizi ısıtan bir ağaçtır yazın gölgesine sığındığımız
bir de pişman olduğumuzun bir çok sebep nedeniyle ayrı düşmüşsek sarılıp göz yaşı döküp sarılamıyorsak ki niyedir bilmem ama hiç yapamadım onu hep içime attım o zaman anne anne çocuk düşlerim nerede diye şiirler yazıyorsunuz
gamzene hasret bir tutsağım hele kaç yüzyıl saydım kaçkez vuruldum caymadım aldanmadım sahte gülücüklere beklemekten usanmadım ürkme gül gül ki sevda sürülsün yaralara gamzenle sevdalansın yaralar gül ki sevdalansın memleket bir uçtan bir uca
-- anne anne çocuk düşlerim nerede
Umrım çocuk düşleriniz hiç kaybolmaz,umarım gerçek olur.Fakat zaman o kadar acımasız ki,düşleri bile solduruyor.Çok güzel dizelerdi.Kutlarım candan.Puanım tam,selamlar.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.