1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1000
Okunma
Siyahlarını içtim gecenin, kendimden geçtim
sonra oturdum aklımın bir köşesine
daldım seyrine körpe bir çiçeğin
bir ısırımlık sevinçler birikti
sana ayırdığım sözlerimde
eskiciden kalma ağır bir gözyaşı gibi
vurunca her gece sille tokat dertlerine
bir an durup düşündüm yarısı sende olan aklımla
çözümlemesiz denklemlerin ikileminin de
coğrafyası belli olmayan bir zaman diliminin
mistik yansımasında kendimi gördüm
beşersiz alemin son perdesinde
yağ bu gece siyah olsun gecem
yağ ağlasın her zerrem adem’im madem
kokla her çiçekte bulursun hak’kı
ben karanlıkta bile görürüm aşk’ı