3
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1090
Okunma
Adını bilmediğimdi
Hiç yüzünü görmediğim
Rüyaları saymazsan, hür olmadığım
Karanlık bir dünyanın, mosmor çukuruna
Güneş doğacak diye, usanmadan beklediğimdi
En gizli yanlarımı, ayaklarına serdiğim
İçimde tutarken, dışarı yansıttığım
Üşüdükçe, ısıttığım içim
Asimetrik bilmecelerin bilinmezi
Hangi sağdan olduğu belirsiz heyecan
Ve o ilham, “vahye yakın duruşlu ilham”
Yaratandan ümitli, mistik korku
Elleri dualarda asılı reca, rücu
Ve hikmet sofrasında gidip gelen iştah
Islanmaya hasretli penah
Rahmet yağmuru, kut
Feza ve dipsiz derinlik
Eteklerinde soluklandığım gök
Ve yüzüne yüzümü sürdüğüm toprak
Üzerimdeki nimet, ilahi idrak
Şükür soluğunda içim
Adını bilmediğim için mi?
İçinde hafakanlar dolu poyraz
Değersiz hezeyanlara esir düşmüşlüğüm
Ve üşengeçliğimin karşılığı olsa gerek
Batını kavramaktan yoksun, haylaz
Okuma yazma biliyor iken kusur
Çöl sıcaklarına virane sipariş
Kılıçtan keskin ayaz
Şimdi cenderesinde., İnim inim inlerim
Ele avuca sığmaz, ıslah olmaz bir hiçin
Atom çekirdeğinde bilinç
Dar bir kavanoz alanında düşüncem
Öte yandan, yaratıldığı günden beri süregelen
Aklın akla verdiği eziyet, elem ve gözü kara linç
Yonca yaprağında, toz zerresine sağılmış güncem
Ne kadar anladı ölen, ne anlayacak yeni gelen?
Çiçekler ve böceklerde
Okunası simetrik biçim
Ve ben bir hiçim
Mehmet Sani Özel
04.06.2009
5.0
100% (3)