Ayak izlerin var
İnebahtı sathı, geçişlerinden kalma
Bir ince sızıdır, iklimleri tersine çevirir
Beni benden al, başkasından tenezzül alma yar
Ne zamanki aramıza yalan, yılan girer
Kararır gözleri sevdanın, aşkın
Duramaz ayakta, duramaz
Gölgesine devrilir

Bir sen biliyorsun, gecelere karamsar baktığımı
Birde Allah, (c.c.) koparıp yıldızları saçlarına taktığımı
Sıracının elinde kur’am, nihayete okunduğunda adım
Geleceğim, intizarından kurtulduğumda bir asi inadın
Adını sen koy, hasret doluyum, sırılsıklamım
Çoban türkülerine eşlik eder ıslıklarım
Bu gece mahrutiyim, sükuta kalma yar
Beni benden al, başkasına salma yar

Düşlerin derinliğinde, virane olmuş şehirler
Kabus buya; koynuna na-mahrem bir el girer
İnan ki, kötü haberi aldığım yer, öldüğüm yer
İşte o dem, ne aldınsa benden bana geri ver
Yumulurum toprağa, helal olsun diyerek
Uyan ki bağrımda misk, anber koklayım
Ve vefana mukabil, imanımı yoklayayım
Bu gece nakkaş iyim, közümü alma yar
Beni bana al gönder, çaresiz kalma yar

Sevdalılar, muhabbete cevahir biçiyor
Aşık maşukun gözlerinden, hayat içiyor
İksiri çile enginliklerinde, bu elim derdin
İlahi, dost dedikçe ben, sen hasret verdin
Şimdi, bir yüreğe yüksünmüşte, ileniyorum
Zifirin karabasanında, okunmuşu dileniyorum
Mutluyum, sesim yamaçlara çarpıp, döndükçe
Umutluyum, dilimin ucunda ıstıraplar söndükçe
Bu gece, rutinim felekler arasında, esrar
Beni bana çağıran, senden gelen ses yar

Mehmet Sani Özel
31.05.2009