47
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
2712
Okunma

Serin bir dağ rüzgârı gönüllerde eserken
Gölün zümrüt gözleri gönlümü yakıverdi.
Görüverdim aniden cennet nerede derken
Şimşek gibi Boraboy gözümde çakıverdi.
Yaprakların sesleri dua ediyor gibi
Hazine mi saklıyor acaba gölün dibi
Kıpkızıl bir ateşten bilmem neydi sebebi
Yeşil nurunu Rabbim gökten bırakıverdi.
Gökyüzünün mavisi yeşermiş düşüp suya
Bozulmadan yıllarca doğa dönmüş uykuya
Bir gün bana yetmedi seyretsem doya doya
Rüya mıydı bilemem koca gün akıverdi.
Rahmanın sofrasında yeşillenen ziyafet
Doğal güzelliğiyle beni mest eder elbet
Nasip olur mu bilmem dönmek istesem şayet
Hasretin zincirini şimdiden takıverdi.
Ömrün bir günü daha güneşle vedalaştı
Ayrılırken damlalar birden gözümden taştı
Geri giden tekerler nice yolları aştı
Hüzünlendi sanırım arkamdan bakıverdi.
Ayrılık kelimesi bende şaklayan tokat
Bir göl kadar büyüdü daha fazla kat be kat
O gün sihirli bir yel beni sarmıştı fakat
El salladı Boraboy bitmez firakı verdi.
5.0
100% (26)