2
Yorum
0
Beğeni
2,0
Puan
1139
Okunma
kaldırımlarda sabahlayan geveze susukunlukları
çarmığa gerilmiş eli kolu bağlı yoksunlukları
görmeden yaşlanayım, kollarının arasında
dağıt acı çeken umutsuzluğu gözlerimin önünden
uyut beni.......
çınlayan kurşunları etin içine giren
küfürbaz solistlerin bağırtılarını
duymayayım, çorak kentlere uğurla beni
dağıt uzaklara, kulağımı tırmalayan sığ yaşamları
uyut beni......
yaşlı, eğik, bastonları tutan elleri
kırışıp ruhunu yitirmiş tok yüzlüleri
anlamayayım, kendi çığlıklarıma doğru savur beni
dağıt sözlerini kanun sanan ahlak teoremcilerini
uyut beni.........
öykündüğü merette boğulup da
bitkiselliğe doğru akışkan beyin hücrelerini
hissetmeyeyim titreyen parmaklarını, kaybedenlerin
dağıt hiçliğin enjekte edildiği çıdırmış gözleri
uyut beni.......
duygusuz tepkimelerini öfkenin
kan basıncının yükseldiği dağınık suratları
bilmeyeyim cahilliğin gölgesinde büyüt beni
dağıt savaşların ardındaki kanlı cesetleri önümden
uyut beni.......
ciğerleri çürüten kanserin katranından
kapitalleriyle cellat olan cüce penisli iktidarsızları
tanımayayım, doğurmasın hiç bir anne böyle çocukları
dağıt yokedici emperyalistleri gözümün önünden
uyut beni.......
ve
uyanalım uykumuzdan beraber, düşlere doğru
dar sokaklardan geçtikten sonra önümüz cennet olsun
duygu, derinliklerine katsın bizi zıvanadan çıkalım
akalım evrene her şey yolunda gitsin
uyut beni yaşama doğru sorgusuzca, birbirimize dalalım
ve tanrıyı bulalım gözlerin derinliklerinde
gökyüzünü katlayalım yuvarlandığımız bedenlerimizle
gözyaşı olalım aşkın büyüklüğünde
yalayalım yanaklarımızdaki ıslak tuz birikintisini
uyut beni.
ilker demir
2005
zmir
2.0
100% (1)