Gülleri budamışlardı kış sonunda
Mevsiminde daha güzel açsınlar diye.
Kesilip atılması için bir kenara ayrılanları
Bir bir topladım, ekeyim de kurumasınlar diye.
Sonra suyla buluşturdum onları
Hepsi de taze taze, dal dal yeşillendi.

Gül dallarını toplarken fark ettim de
Ellerimi en fazla kırmızı gülün dalları acıttı.
Dikenleriyle en fazla o koruyordu kendini.

Kan kırmızısı renkleriyle bazen bir şehidin
Bazen Peygamber efendimizin
Bazen de birbirini seven iki insanın
seni seviyorum sözcüklerinin sessiz simgesi
kırmızı güllerin dikenleri acıttı.
Olsun dedim, varsın acıtsın
Mavi-beyaz Sonsuz umutları yaşatmak için
Birileri fedâ olsun deyip canını-kanını verirken
Bir damla da benim kanım akmış sözü mü olur.
Olsa olsa anne şefkati ve masumane sevginin simgesi olan
gülpembe hayallerle büyüyen bir sürü gül olur.
Açarlar renk renk, bağda süs , yüzlerde gülüş olur,
gönüllerde güzellik, dertlere deva, sevgiliye sunuş olur.
Geleceğe dair sevdaları ve umutları hiç tükenmeyen
Bu günün çocuklarının , Sonsuzluğa giden yollarında
Yürüyecekleri yolun kenarlarına bırakılmış,
Bir kenarına gül iliştirilmiş kağıtlarda sözcüklerle
Onlara yol gösteren yazılarla, mısra mısra iz olur.

BİRSEN

İnsanın ruhsal durumuna en iyi gelen şeylerden bazıları bir çiçeğe bakmak, bebek yüzü görmek, akarsuyu seyretmek ve su sesi dinlemekmiş. Bir de yeşil renge bakmak. Ha bir de güzele bakmak derler.

Yazılarıma şiir kısmına kaydetsem de şiire benzemez pek. Okuma kolaylığı olsun diye sıralamaya çalışırım.
Gözlerimize ve gönlümüze hoş gelen her ne ise sevinç ve mutluluğumuzu artıran kendimizi iyi hissettiren onlardır.

Okumak nasıl bir alışkanlık ve ihtiyaç oluyorsa duyguları yazmak da bir ihtiyaç .
Okumak isteyenler bol bol okusun diye bazı kişilere güzel yazı yazma yetisi verilmiştir.
Başkalarının perisi çok çalışkanken Benim ilham perim tembelin teki, biraz yavaş çalışır

Sağlık ve mutluluk temennilerimle.