30
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
2641
Okunma


demiştin ki;
uçurumları sevenlerin kanatları olmalı
ben bir güvercin gerdanlığı taktım sana, ki ;
şahinlerden ve anka’dan yukarıya uçasın…
gün dolanır, gelince demi beni anlarsın.
şiiri ilmek ilmek dokur, ularsın maviliklere de
boynuna urgan edip bağlarsın,
ve hala titriyor mu taburen şaşar
baka kalırsın...
demiştim ki;
Yıllar önceydi, belki hatırlarsın;
kırılmasaydı kanatlarım açardım elbet
aşardım nice dağları zor zahmet
en nihaiye ulaşırdım Kaf Dağı’na da
gül sürerdim yârin ayağının tozuna...
dedin ki;
kavga için gâye lazım, ki; sendedir.
aşk; umut ile yoğrulmuş
lâkin tehir edilmekte,
ve gerisi sürüklenmektedir meçhule…
iki cihan yıkılsa bu serseri serdedir...
sırrın sırrı bilinmez ki sen de mi bende midir?
demiştim ki;
hiçbir kalıp benim için mutlak değil, bilirsin.
çelişkiler yumağında girift bir bilmeceyim.
lodosta kuyruksuz bir uçurtma,
zemheride bir kardelen kadar mağrur
ve serseriyim...
diyordun ki;
hak verilmez alınır, cümlenin malumudur, bilinir,
söz demlenir demlenir de, vakti gelince kılıç gibi çekilir...
diyordum ki;
uzayıp gidecek bu ozanca deyişler
nasibini alacak bil cümle.
kılıç gibi çekilecek elbet,
ancak vakt - i deminde
güle dönecek serzenişler…
ve diyorsun ki;
yokluğun sol yanımda durur paramparça
her gün bir eksik parçasını tamamlayacağım..
bu siluete bir mevhum can katacağım..
önce emekletip sonra yürütüp
ve en nihaiye uçuracağım
bu diyardan öte diyara yollayıp,
adını gül – i ruhsar koyacağım…
ve diyorum ki;
kolay değil öyle gülşen içinden son gülü seçmek
kavga için yardan;yar için alem – i faniden geçmek
bir ateşti bu ezelden beri yanan
ki;
gülün renginden almıştı yangınını
ve bulutlara yüklemişti ah-u zârını
gel desem de gelemezsin, bir sırr – ı kadimsin sen
adın siyah olsa da gönlümde hep mavisin sen
şimdi ey sevgili, söyle!
dingin bir yer var mı secdeden gayrı başımı dindirecek?
mavi bir yastık yetmiyor, zîra bu naif kalp, maziyi sildi silecek.
dedin ki;
isterdim ki zay olmasın bunca emek…
sürsün sabah-ı haşre kadar aşk için atan bu yürek.
sözü menziline kadar sürüp o lâhza bırakmak gerek...
dedim ki;
Ey sevgili! bundan öte dilim lal…
dedin ki;
Ey sevgili! bırak kalsın mahşere kadar…
5.0
100% (2)