41
Yorum
10
Beğeni
0,0
Puan
3810
Okunma


kim bilir,
bir erbab - ı esved’in tevellüdüne denk gelir belki bu şiir...
bu, sana ilk ve son seslenişim Mahlika;
yüreğinin derinliklerinden gelen bu sitem,
korkarım mal olacak canıma…
sürgün vermiş taze bir dal kadar kırılgan,
zemheride boy gösteren bir kardelen kadar mağrur ve asi,
yatağından taşmış bir ırmak kadar coşkunsun…
ve deli bir tay gibi koşuyorsun dur durak bilmeden.
dur !
dilin kınından sıyrılmış bir kılıç gibi.
durul da öyle gel Mahlika !
hazır değil bu densiz dünya böylesi aşklara…
sen bir arz-ı endam eylesen
sarsacak tüm nergisleri rayihan,
güneşi söndürecek sendeki bu ruşen – i aşk,
ve mest edecek yüreğinin mavisi tüm melâl denizlerini.
bırakma can kafesimi Mahlika,
yurtsuz kalırsın geceleri…
her ne vakit bir kuş kanat çırpsa
çırpınır yüreğin,
bir bulut çöreklenir benim gözlerime
ve ben, eririm…
uçurumun kenarındasın Mahlika,
unutma!
bu sana ilk ve son seslenişim,
ezelden kırılmış senin kanatların
ve sen
hep uçurumun kenarındasın…
düşünme artık Mahlika,
sakın!
ört en ateşli düşlerini siyahla,
geceye ketm et hepsini yegan yegan,
gözlerindeki bulut dağılsın.
poyrazlara bırak,
sinesine bırakamadığın tarümar saçlarını…
ne gam kalsın yüreğinde
ne gül yaprağında şebnem,
düşünme artık Mahlika,
alev alıyor hayallerinden cehennem…
her şey bitiyor zamanla Mahlika
en zorlu savaşlar bile…
yak gemilerini sen de asil bir savaşçı gibi,
gün dönüyor günden geceye yine,
aklımın mahzeninde sarıp sarmalıyorum siyaha seni
kimseler görmesin diye.
baki kalan yalnız bir sırr-ı aşk zaten aramızda,
onu da ifşa etme Mahlika …
dili olsa da söylese senin yerine
her gece gözyaşlarını gömdüğün yastığın,
anlatsa her bir damlasında ne “dürr-i gam” saklı
başlama yeniden ağlamaya Mahlika,
büzme benim de naçar dudaklarımı
“gidelim bu hüzzam besteden” desem
korkuyorum,
yokluğuna çıkacak tüm sokakları aşkın.
oysa senin ayakların, çıkmazlara değil;
nar-ı aşk üstünde yürümeye alışkın…
pusta kalmış bir aşkın yıkıntıları arasındasın,
ve melâl denizlerinde boğulmaktasın,farkındayım...
gözlerim duasına katılıyor göklerin,
çaresizim Mahlika.
kapat gözlerini
ve bekle !
şayeste bir besteyle dillenecek
asırlardır “sus”ta beklettiğin düşlerin…
sen,
içimdeki dillenmemiş nazenin !
bu, sana ilk ve son seslenişim …
gel otur yanı başıma,
avutmaz seni bu sözler bilirim,
hepsi boşa zahir…
koy başını mavi yastığına
ve ebediyen yum gözlerini
açma sabah-ı haşre dek.
yum gözlerini Mahlika,
yum da, bir masal anlatayım sana
aşka dair…