3
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
870
Okunma
Başlıyor düşünceler akıyor zaman
Sessizlik odasını arıyoruz
Tek bir sayfa kıpırdaması bile yok
Hışırtısız dallar gibi
Savruluyor rüzgarın koynunda
Okunmayan kalem hoşnutsuzluğunda
Soğuk beden feracesini ısıtmıyor
Yıkım gerçekleşmiş ruhta
Uçuşan dallar gibi karanlık yağıyor
ve duruyor.........
Yağmur karışmış kirpiklere
Gözdeki kalem dökülmüş her damla değişinde
Sıralı setlerden sefineler beklemekte
Sefir yolcular iniyor.
Dalgakıranlar yüzyılların mirasçıları olmuşlar
Kuş sürüleri sahiplenmiş
Bir yürek kaç kez konmuş anıtlara
Kaç gece tüketmiş denizinin koynunda
Damlaların karışıyor dallarına
Kıyıdaki bankta çiy misali hissedilen.
İnce belli bardak dediler adına
ısınmak istercesine sıkmış elinde
Fırtınalı deniz karşıda
Vücut ısınıyor yosun bağlamışlığı hırçınlaşıyor
İçten içe ağlamış sancılı ruh
Sevişli olmak istercesine
Dallarda güvercinler gibi...
Yağmurlar sürgün kentlerinde
Dili bağlanmış kalem gibi çırpınıyor sayfada
mürekkep...