3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1177
Okunma
Kuşa benzer halimiz yok ahbab
Garibe çıkmış adımız birkere, iki kere
Uçuruyorlar elleriyle gözleriyle
Kanatlarımızda rüzgarın özü yok
Gölgemiz şarkısını söyler… rüzgarın güvertesinde.
Siliyorlar yeryüzünden şevkimizi
Gün batımında kuçak dolusu ser-sefil
Özümüzü anlatamaz, gönlümüz dilbere
Hayat gerçek yüzünü saklamış zamanın ötesine.
Hani avuturlar ya o küçük çocuğu
Somurur durur günahsız emziğini
Yakasına takılan nazar boncuğunu
Unutur... yapar yine herzamanki bildiğini.
Ne büyümeyi bildik, ne küçülmeyi
Ne sevmeyi bildik, ne sevilmeyi
Umut ağacında, unuttuk gülmeyi
Kış umurumuzda değil, unutamadık bir seni.birde cemreyi.
Sen unuta bildin mi diye sorma bana
Çok zor... anlatmam, dört yanımda dört yama
Bak bakalım çingenem son defa şu efsunlu fal’a
Sen bin, ben inerim şu altı delik sal’a.
Kim gider bilmem.. kim götürür mezara.