125
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
2285
Okunma

Ne kaldı önümüzde, gelip geçiyor yıllar
Söylemez geleceği, baktığımız şu fallar
Konuşur iken titrer, yaşlılıkta bu diller
Unutmadan dünleri, olduğun gibi yaşa
__Emanettir sana can, dalayım deme düşe
Yılları mı anlatır, yüzümüzde çizgiler
Hayatın yolu mudur, alında ki yazgılar
Ağıt ağıt söylenir, yar dilinde ezgiler
Dinleme hiç kimseyi, bildiğin gibi yaşa
__Emanettir sana can, dalayım deme düşe
Ey sevgili nerdesin, niçin ses vermiyorsun?
Gelinciği nergisi, yar neden dermiyorsun?
Yola bakan gözleri, neden hiç görmüyorsun?
Duru bir pınar olup, dolduğun gibi yaşa
__Emanettir sana can, dalayım deme düşe
Acı çekmek için mi, geldik dersin dünyaya?
Doğar iken yazılır, kaderimiz künyeye
Ağır geldi darbeler, vuruldukça bünyeye
Tut düşenin elinden, geldiğin gibi yaşa
__Emanettir sana can, dalayım deme düşe
Sevgisizdir bu dünya, gel sevdayı saçalım
Kanat takıp yüreğe, mavilikte uçalım
Umut ekip toprağa, başak diye biçelim
Yok edip nefretleri, sildiğin gibi yaşa
__Emanettir sana can, dalayım deme düşe
Senin olan kalbime, asla leke süremem
Sensiz hayat yolunda, aydınlığı göremem
Kal diyorsan yanımda, ölürüm de kıramam
Kes yolunda dikeni, güldüğün gibi yaşa
__Emanettir sana can, dalayım deme düşe
Siliyorum bir tanem, gözlerimden yaşları
Sayarım birer birer, gökyüzünde kuşları
Sana haber taşımak, dünyada ki işleri
Mektuplarda sevdayı, aldığın gibi yaşa
__Emanettir sana can, dalayım deme düşe
01:45
(Bereket tanrısını, Kibele’dir diyorlar
Oysa sensin bereket, nasıl da bilmiyorlar )
Resim Türkan DİNÇER
Yer: Sinop