2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1207
Okunma
sen yüreğimden öp o zaman,
derinliklerinden ama cesurca
amazonlar kıskansın
aşk tanrıçaları utansın
nasıl ?diye düşünsünler.
sonra,devler gibi sevelim.
öyle ki hiç kötü birşey kalmasın,
seni kanatlarımda yücelteyim,
başaklarda,menekşelerde ,kardelenlerde,mevsimsiz bulayım
gecenin karanlığında yüreğin yüreğime,
yoldaş olsun.
ırmakların akışı durur;
yürüme cesareti gösteremezsen bana,
yedi bin yıllık tarih yok olur
kaburgalarımda,
oysa o kadar eski tarihleri bilmezdim
senden önce.
sen ,ah sen
kül eden
sonra savurmadan bir kavanozda
kendine saklayan
bir açsan!
bir nefes çeksen! ben olacaksın belki
belki beni de sen yapacaksın
korkularını yenip
kanatlarında sen taşıyacaksın.
beni,
zamansızlıklara sayacaksın,zamansızlıklarına.
patika bir yol gibi,yürüyeceksin...
küllerimi savuramadığın yerleri .
sonra;
eski bir romanda bulacaksın ,
kendi romanını yazacaksın
nasıl tutmak istediğini anlatacaksın ellerimi,
nasıl öpmek istediğini
anlatacaksın
yüzleşirken ah keşkeleri kullancaksın lanet okuyarak kendine.
ve beni,
gözlerin açık düşleyeceksin,
aynı seni düşlediğim gibi ;
mavi ve kırmız,
sen beni biraz da sarı düşle
ve sayacaksan bana say,
alt üst etmeye çalıştığım yaşamının
hayıfını almak için,
şimdi ben aşık olmuşken,perde arkasından
sen sadece boş gözlerle bakışlarmı unutmaya çalışacaksın
bir akşam üstü,uykuya dalarken,
yanımda uyan diyecekmisin,
şimdilik hoşçakla sevgilim,yüreğinde küçük küçücük bir yer,
bir bit yuvası kadar bir yer ayır bana.
ilk kez sana söylüyorum bunu
ilk kez sana
ve ben gidiyorum
bombardıman altında ki bir kentin sesizliğiye
...