2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
863
Okunma

Bir sen kaldın gönül
Kanayan yaranla izi silinmez
Duymuyor sesini kimseler artık
Yalnızca kendine bu avazların
Ulaşmıyor boşluktaki bir kalbe seninki gibi
Yahut kalpler o kadar sığ kalmışlar ki seninki yanında
Duyamıyorlar bile çırpınışlarını
İstediğin kadar çabala nafile
Duyan yok sesini
Yakarıyorsun gücün tükenene dek
Ama olmuyor işte
Yalnızsın…
Öylece kabullenip pes etmek istesen de
Bunu yediremiyorsun kendine…
Tükettiğin her yeni başlangıç yol gösteriyor
Damla damla içine akıttığın zehrine
Umutsuzluğun karanlık zindanlarında buluyorsun kendini
Gardiyan mahzenini işaret ediyor
Prangaları kendin takıyorsun ayağına
Ömür boyu taşıyacakmışçasına
Açılan yaralarına merhemin de yok artık
Güneşini kaybetmişsin
Kör gözlerle bakıp etrafına
Gidebileceğin bir yol arıyorsun …
Mazide kalanlarla dolup taşıyor
Alışkanlıklarınla boğuşmaktan bitap düşüyor zihnin
Ansızın çıkmadın mı bu ıssız diyarı keşfe
Bir tatil planına bile gerek duymadan üstelik
Şimdiyse mızmızlanıp duruyorsun çocuk misali
Mızmızlandıkça daha bir kayboluyor ıssızlıkta
Kayboldukça daha bir yalnızlaşıyorsun…
Çıkış kapısının anahtarı da eline verilmiş üstelik
Sense her defasında açmaya çalışırken kapıyı
Düşüveriyor yere avuçlarının arasından
Batağa saplanmışsın, çırpındıkça batıyorsun…