9
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1754
Okunma
Çeşminde yanan aşkın narına yakıyorsun beni harına
Biraz durgun, biraz suskun alıyorsun canımı suzi dilara.
Mahın dolanırken semada, saki bana acı da
Ay bölünsün parmağında, alıyorsun canımı suz-i Dilara
Nihavent makamında gece düşerken gamzene
Lebinde tebessümünle alıyorsun canımı suz-i Dilara.
Hükmümde bir peri suret olurken efkarım
Bahtımın karasında alıyorsun canımı suz-i Dilara
Çölde susuz kalmış bedevi gibi dolaşırken
Ab-ı hayat sunup alıyorsun canımı suz-i dilara
Serabına bin ömür konulurken ter ü taze
Heva içre sanıp alıyorsun canımı suz-i Dilara.
Dokuz gezegen etrafında pür- telaş iken
Anasır- ı Erbaa diye alıyorsun canımı suz-i Dilara.
Umman iken bir damla ab gösterip şanıma
Derya’da mahi diyerek alıyorsun canımı suz-i Dilara.
Aşkın eleminde mum gibi eriyip gitmek varsa da
Pervaneye aldanıp alıyorsun canımı suz-i Dilara.
Mertebe-i aşk için ölmek gerekse eğer yolunda
Güneş addetip gözlerini alıyorsun canımı suz-i Dilara.
Eşref faslında Tanburi Cemil tadında
Çalıp sazını mızrap adında alıyorsun canımı suz-i Dilara.
Mesneviden okunan mısraların fermanında
Okuyup canıma, alıyorsun canımı suz-i Dilara.
M.S./2009
Kahramanmaraş