2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
774
Okunma
Belgin, ama az sonra. Birazdan, şimdi değişecek olana.
Sunulur.
Çok armağanım var
Sana
Hangisini versem acaba!
Çocukluğunu mu
Gençliğini mi
Hüzüncünü mü
Korkunu mu
Sevdanı mı?
Sevdasızlığını mı
Yoksa
Umularını mı dersin?
En iyisimi sen seç
Acıya karışmış çığlıklarla
Belirti bu
Bir var oluş
Tertemiz ve çıplak
Doğdun
Hoş geldin sen
Kirlenmemiş kafan
Ivır, zıvırla
Dolmamış boşlarla
Yüreğin
Bilisizce ama
Bili olacak bakışlar
Anlamağa çevreyi
Doyamıyorum bebeğim
Doyamıyorum
Gülücüktesin
Neye güldüğünü bilmeden
Kendi ezgileri ile ninnilerle seni
Eşlik burada başlar!
Sonra anlamlanacak
Kayıtsız sedalarınla
Büyü ki anla bebeğim
Neye doğduğunu
Kirletirsin
Kirletmeyi bilmeden
Tavır korsun
İsteğine ermeden
Büyürsün hiç vakti
Gelmeden
Artık öğren doğruları!
Öğren çocuğum
İstenmeyen davranışlarında
Öcülendin!
Yapamaz oldun bebekliğindekileri
Artık kucakta değilsin sen
Yürümeyi,dikelmeyi
Belle çocuğum
Kırmayasın bir yerini
Yakmayasın
Üşütmeyesin diye
Üzerine titrerler
Kırar, yakar
Üşütürsün inadına!
Daha soyutlama gücün ne
Ne ki çocuğum
Çocuklarda büyüklüğü
Görmek isterler
Büyüklerde çocukluğu
Adına çocuklukta
Yapamadığım denir
Seni sana bırakmazlar
Bırakmazlar çocuğum
Bak annene
Bak dayına
Veya ötekiler
Sen de öyle olmalısın!
Senin yaptığın gibi
Yapılır mı?
Ayıp oluyor
Öğren çocuğum!
Diyemezsin
Size baktım
Siz ne yaptınızsa
Onu yaptım!
Kabullenmesi güç
Deme öyle, kırarsın
Deme çocuğum!
Kızılan sen misin ?
Sende kendileri mi?
Buda yetmez
İpotek korlar geleceğine
“Şunu şöyle bunu böyle
Yaparsan
İki elim yakanda”
Ahval davranışını belirlerler
Nasıl bilirsin o günü, sen
Ne bilirsin çocuğum!
Artık saçlarını tarıyor
Aynadan ayrılmıyorsun
Bazen fiziğine kızıyor
Avurdunu şişiriyorsun
Karmaşıkların var
Anlamıyorsun
Öğrenemedin bir türlü
Sorunlarını içine at, at evladım!
Ne çok yanlışın var
senin
Tarzın mıdır?
İçyapı değişmen mi?
Neyine senin her şeye
Diklenmen, alınman
Usul git, usul gel
Aslan evladım!
Eleştiriliyorken sen
Erdemliliğinle!
Dikeliyorsun ebeveynine
Sersemliğinde!
Sevgi,saygı kalmamış
Şu zamane gençliğinde?
Ev halidir olur evladım!
Çatışmalarınla
İncinmelerinle
Yoksunluğunla
Darlığınla
Senden evvel
Geçenlerin yollarında
Yaşam diye hep aynı
Düzgülü
Süzülme geç
Yollan evladım!
Bazen göz göze
Duruştun
Bazen kendi kendine
Kırıştın
“O olmazsa
Yaşayamama” dalıştın
O ne zaman öyle oldu
Olmaz evladım!
Ne kadar yalnızdın
Atiselince
Hayallerinde boş dönüyordun
Düşünce
Baktığında
Çevrendeki zenginliklere
Olmuyor, sendekilerle
Damak tadı, evladım!
Kapılınca rüzgârına
Zannınca
Şunu şöyle
Bunu böyle kanınca.
Yönsetiyor, yönlendiriyor
Kanıksıyordun
Düzenini düzemiyordun
Acul evladım!
Ah bir şu kadar
Param olsa
Güller dirilse
Bülbüller şen olsa
Çekilenleri saran
Çelik kolsa
Kırardım demek
Hayal oysa
Yaşayamam onsuz
Dedin
Görücülüğe
Söz erdin
Ebeveyninin rızasına
Pey verdin
İleriye örtük sorunu
Derdin
Düşlerin,hayallerin
Tadına varmadan
Yaşamsalların eylemine
Yar olmadan
Sorumsalların sorununu
Sarmadan
Bu böyleymiş deyip
Darılmadan
Vardın hoşa
Tahta boşa
Hayal etmeyi
Öğrenemeyecek kadar
Çağında savuştun
Çoluk çocuk erincine
Kavuştun
Sorumluluklarında susup
Darın soruştun
Hemen senden önceki
Davranışlara koyuştun!
İlerisi yok kimse
Yaşamamış ki
Bu kısır döngüye
Parmak basmamış ki
Ezilmiş doğacınla
Eziyorsun doğaçları!
Buluşalım eski yıllarda
Eskiye, eskiye
(12.12.1991)
Belgin : Açık, belirli, Fark edilen