3
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1748
Okunma
Utanmayıp, dağlara taşlara haykırmak yerine;
Usulca fısıldasaydım kulağına duyacaktın beni.
Çekinmek yerine uzatabilseydim ellerimi ellerine
Parmaklarımız kenetlenecekti ayrılmamak üzere bir daha:
Bir nefes kadar yakınsın ama bir ömür kadar uzaksın işte bana;
Çünki sen benim yasaklı aşkımsın!
Saklarım seni bir sır gibi ahirime kadar.
Buğulu karanlık gecelere sığdırmak yerine;
Anlatabilseydim sana olan sevdamı gökteki yıldızlara.
Belki sana söylemek için kayıp düşecekti avuçlarına;
Kader yollarımızı kesiştirecekti bir yerde hesapsızca;
Bir nefes kadar yakınsın ama bir ömür kadar uzaksın işte bana;
Çünki sen benim yasaklı aşkımsın!
Saklarım seni bir sır gibi ahirime kadar.
Belki gözlerim anlattı çekinerek, ürkek bakışlarla;
Belki de dudaklarımdan dökülen üç beş kelime.
Belki de saklıydı beraber dinlediğimiz son şarkıda;
Ama ne sen anladın bunu, nede ben anlata bildim sana.
Bir nefes kadar yakınsın ama bir ömür kadar uzaksın işte bana;
Çünki sen benim yasaklı aşkımsın!
Saklarım seni bir sır gibi ahirime kadar. SADIK BEKAR