0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
906
Okunma

Hiç usanmadım, bıkmadım
Seni sevmekten, yollarından yürümekten
Hiç usanmadım, yorulmadım,
Sana da, yollarına da darılmadım,
O yollar ki benim için
Hep umut doluydu,
Senin yollarının toprağında taşında
Sevinçlerim, sevgilerim, umutlarım kaldı.
Köşeli yolları severin:
Gölgeli köşelerine sığınırım,
Sana sürpriz olsun diye,
Saklanırım, çocuklar gibi sevinirim.
Aynen öyle; çocuklar gibi,
Oyun oynadığımızı sanırım,
Senin yollarındır diye
Çocuklar gibi, onlara inanırım.
Bana kara tuzaklar da kursalar,
Yeter ki senin yolların olsun;
Sana inandığım, seni sevdiğim gibi
Üzerinde yürürüm, onlara inanırım.
Biliyorum bir gün saçalarımız ağaracak
Gözlerimizin feri sönecek,
Ama yollar hep oradadır;
Sevgilerimiz sönmeyecek, izlerimiz hep kalacak.
Çok sadıktırlar, kahrımızı şekerler
Bizimle güler, bizimle eğlenirler;
Biz olmasak onlar da olmaz, bilirler,
Vefalıdırlar, ihaneti bilmezler.
Bizler unutsak vefasızlık etsek de,
Yollar, sevgileri aşkları hiç unutmazlar.
Ellerimizde baston, iki büklüm gitsek de,
Onlar bizi tanır, “hoş geldiniz” derler.
“Şu zengindir; bu fakirdir” diye ayırmazlar
Yıllar yılı çimenlerini, çiçeklerini çiğnesek de,
Onlar hiç kızmaz, hep bizleri beklerler,
Son yolculuğumuzda bile bizimledirler.
“15 mayıs 2005/Maltepe-İst.”
M. K. P O L A T