5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1196
Okunma

Gönlü kırık bir garip budağa
Erilmediyse, kol neye yarar
Türlü kovandan aciz dudağa
Sürülmediyse, bal neye yarar
Binlerce para çelik kasada
Şakiler elbet bir pusu kurar
Gönül cimridir, mazlum tasada
Verilmediyse, mal neye yarar
Giriftar nefsim gerik çarmıha
Ebleh haliyle azadı sorar
Azimle kevser akan ırmağa
Varılmadıysa, sal neye yarar
Gülizarı gül zişanım benim
Nûr güzelliğin fezayı sarar
Mevlâya giden iklime tenim
Sarılmadıysa, çul neye yarar
Ruhum sürgünde ten kafesimde
Vuslata terhis hayali kurar
Tevhidle kafes son nefesimde
Kırılmadıysa, dil neye yarar
Ey! Melun şeytan, ülfetin yeter
Kâr göterdiğin iflasla zarar
Kap kara gözün tövbeyle beter
Körelmediyse, mil neye yarar
Arza misafir bezirgân hancı
Kâmil kul olsun verdiğin karar
Vuslat gününe gönül satrancı
Kurulmadıysa, hâl neye yarar
Ağla gözlerim ak için için
Medle ceziri arıtsın ikrar
Gönül şelâlem Hakk aşkı için
Yorulmadıysa, sel neye yarar
Yanar dağ gibi içimde çile
Barikatları çarparak kırar
Kükreyen lavlar hep irşad ile
Kavrulmadıysa, kül neye yarar
Nur, alemlere büyük hediye
Acep gönlüme ne zaman uğrar ?
Nefs çölünden bir ruh gülü Hayy diye
Dirilmediyse, çöl neye yarar
İşte olaylar işte insanlar
O’nun lafzıyla lisanı yorar
Cennete namzet tomurcuk canlar
Derilmediyse, gül neye yarar
Şad ile feyze dalmayan zikir
Muştuya vuslat nerede arar ?
Hakk’ı tefekkür ufkunda fikir
Arılmadıysa, kul neye yarar
Hidayet Erdem