0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
20
Okunma

gün olur
bir bulutun gölgesinden geçer
bizim sessizliğimiz
suya düşen ince bir titreyiş gibi
hem kaybolur
hem derinleşir içimizde
rüzgârın eteğinde toplanır
çocukluğumuzun utangaç gülüşleri
kim bilir kaç kışın
öksüzlüğünden süzülüp gelir
şimdi omzumuza konan bu serinlik
adını koyamadığımız bir sevdanın
çentiklerine yaslanırız yine
bilerek ve hiçbir şeyi tam bilmeyerek
çünkü aşk
bir kuşun göğsündeki gölge gibi
konar içimize
ve ürpererek büyür
gece mi uzar
yoksa biz mi karanlığa alışırız
belli değil
ama dokunduğun yerlerden
yeni bir dünya sızar hep
sıcak bir gülüşün buğusu gibi
beyaz bir mendilin hafızasında
ne zaman kıpırdasan
içimde bir vadi uyanır
işte o yüzden
yıldızlar dökülür
her gece ellerimize
biz tuttuğumuz kadarıyla aydınlanırız
tutamadığımız kadarıyla
yeniden insan oluruz
ah o göze görünmeyen esriklik
aşkın yalnızca süsü değil
bütün yükü, bütün ateşi,
bütün mucizesi olur..
hulyaperest