0
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
37
Okunma
Çocukluğumu hatırlamıyorum, baba.
Belki sevmişsindir, iyi davranmışsındır bana.
Ben çocukluğumu hatırlamıyorum ama,
Hatırlamadığım şeyleri anlatmayın boşu boşuna!
Sevdin mi hiç beni, baba? Bastın mı bağrına?
"Oğlum, aslanım," dedin mi hiç bana?
Dediysen, yaptıysan ben hatırlamıyorum, baba.
Bana tekrardan yaşadıklarımızı yaşatsana!
Ben senin hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
Ne başımı okşadığını, ne sırtımı sıvazladığını,
Ne de arkamda durduğunu hiç hatırlamıyorum.
Yoksa sen beni hiç sevmedin mi? Sevmedin mi, baba?
Ben seni bu kadar severken sen niye sessizdin?
Senin sevgine ihtiyacım olduğunu hiç görmedin mi?
Neden beni bu kadar kırdın, bu kadar üzdün?
Yoksa ben senin oğlun değil miyim? Değil miyim, baba?
Baba... Ben çok yoruldum, çok yıprandım.
Sensizliğe, yokluğuna da bir türlü alışamadım.
Sen nasıl bu kadar rahattın, anlayamadım.
Niye bu kadar kızdın, ben senin düşmanın mıydım?
Helal edilmeyecek haklar var, bilir misin baba?
Ne zaman helallik almaya geleceksin bana?
Yoksa yine mi uğraşırsın kendini haklı çıkarmaya?
Sende haklısın, babalar her şeyi yapar, doğru ya!
Baba olamadım ama ben evladıma yapmam böyle.
Onu sever, onu korur, onu bağrıma basarım.
Sende görmediğim ne varsa çocuğuma yaşatırım.
Ben onunla oynar, onunla güler, onunla ağlarım.
Sen artık gelme, artık istemem seni, baba.
Gelsen de hiçbir şeyin değişeceğini sanmıyorum.
Sen muhakkak yine bir sıkıntı çıkarırsın.
Doğruyu eğri gibi görme huyların var senin, baba.
Sen yanında olanı değil, karşında olanı gördün.
Canına, ciğerine değil de ele hep inandın, baba.
Şimdi soruyorum sana: O inandıkların nerede?
Ele inanıp bizi kaybetmeye değdi mi? Değdi mi, baba?
Sen niye hiç güvenmedin çocuklarına?
Hepsi birer dağ mı oldular yoksa sana?
Engel miydik, fazla mı geldik sana? Ezdin geçtin.
Yaktın, paramparça ettin ailemizi, neden, baba?
Bize neden bir olmayı, birlikte güçlü olacağımızı,
Taşı toprağı sıksak suyunu çıkaracağımızı,
Sırt sırta verip her engelleri aşacağımızı
Öğretmek yerine, niye bizi birbirimize kattın, baba?
Ben hep dedim, anasız babasız büyümüşsün,
Çok ezilmiş, çok üzülmüş, çok çaresiz kalmışsın.
O yüzden normal görüyordum başlarda, baba.
Ama insan yaşamadığı şeyleri yaşatmak istemez mi?
İstemez mi?
Neyse, ben her zaman asi oldum, dik başlı oldum.
Sen yine sana yazdıklarımdan bunu anla.
Yine kız bana, yine köpür, yine bağır.
Yine sil, yine at bizi yaban ellere, baba.
Bizim nazımızı çekemedin, sevgimizi göremedin.
Belki de gördün ama inanmak istemedin.
Ya baba, sen ailene niye bir gün olsun güvenmedin?
Çocuklarını neden birer işçin olarak değerlendirdin?
Baba, çok kızgınım artık sana, çok öfkeliyim.
Bu başka, baba; taştı artık içimdeki birikmişliğim.
Artık eskisi gibi gülemiyorum, çok sinirliyim.
Düzelecek, eskisi gibi olacak umudumu yitirmişim.
Gelme artık; sevgim de, saygım da kalmadı sana.
Gururlandığım bir babam yok artık benim.
Beni sen yıktın, ben kazanamadım bu savaşı.
İnşallah sen kazanırsın verdiğin tüm savaşları.
Bunları okuduğunda üzülme, iş işten geçti.
Artık oğlun sana olan duygularını kaybetti.
KAYBETTİ!
5.0
100% (1)