Kan revan gözlerimiz çığdan
içredir yaramızın yansıması
hayatın kahve tadından
ve bütün sihirbazların dünyayı güzelleştiren sanrıları
kasabanın gecelerini örten mavi yorganlar
hatırlayın
13 yaşında öğrendik biz fal bakmayı
bir de göğün göğsünden göz yaşı damıtmayı
3 vardiya çalışırdık hatırlayın
ne bahar susturabilirdi bizi
ne de yarin gelmeyişleri
Bir çardak sıcaklığında gecelerin sarıp sarmalayışı
İçimizde bir katranın asit özlemi
Hatırlayın kasabanın fitne kasapları
Biz O dağlardan parçalanarak çıkardık hüznü ve aşkı
Ve içimizin yeşil dalları hatırlayın bizi
gözlerimizde salınıp duran taze bekleyişleri
13 yaşında öğrendik biz fal bakmayı
falcımız ağır bir müşteride
gökkuşağından geçerdik kimseler yokken
kuşağımızda ilmek
yüzümüz kahverengi bir atın cilvesinde
hatırlayın
topraktan memelerimizi sunduğumuz günü
bir çocuğun ağlayan sözlerine
yalan söyler falımız doğası gereği
falcımız ağır bir müşteride